İnsanımız, toplumsal gelişim ve güzel ahlakın yaygınlaşması hakkında endişelerini dile getirirken, özellikle eğitimcileri ve din görevlilerini öne koyarak, halkımızın davranışlarının iyilik adına etkisinin yok denecek kadar az olduğunu savunurlar. Ben de bu görüşü savunanlardan biriyim. “Konuşan çoktur ama tesiri yoktur.” tespitimizle yola çıkıp, birkaç kelam etmeye çalışalım: Mana sultanlarından Abdulkadir Geylani hazretleri, henüz çocuk yaşlarındaydı. İlim tahsili için Bağdat’a gitmeye …
DevamıDoğru ile savaşan yenilir
Doğruluk, her dönemde, her yerde geçer akçedir. Ancak son zamanlarda yanlışların etkin olduğu bir zaman diliminde yaşadığımız için insanımız doğruluğun pirim yapmadığı zannına kapılıp, moral bozukluğuna uğramaktadır. Doğru olmanın, doğru kalmanın, gerçekten zor olduğu bir dönemden geçtiğimizin bilincindeyiz ama doğruluğun her zaman kârlı bir iş olduğunu, hem bu dünyada hem de ahirette karşılığının alınacağını unutmamak lazımdır. Atalarımız “doğru duvar yıkılmaz” …
DevamıGünübirlik düşünmek Türk milletine yakışmaz
Türk milletinin tarihte var olduğu günden bu yana, varlığını ve kudretini sürdürmesindeki ana unsur; geleceğini düşünmektir. Ecdadımız olaylara hiçbir zaman günü birlik bakmamış; gözünü, gönlünü hep daha uzaklara ve daha güçlü yarınlara dikmiş, hesaplarını ona göre yapmıştır. Çünkü onlar gerek fertlerin gerek toplumların varacağı hedeflerin; ideallerinin niteliğine göre şekilleneceğini biliyorlardı. Büyük buluşların, büyük fetihlerin, büyük devletlerin temelinde yatan en önemli sebep; ideallerinin büyük olmasındandır. …
DevamıBarış Pınarı ve düşündürdükleri
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin şanlı ordusu, yıllardır beklenen terör örgütüne vurulacak darbe girişimine başladı. Rabbim, çıkılan bu yolda ordumuzu, askerimizi, bütün güvenlik mensuplarımızı; galip ve muzaffer eylesin. Kınalı kuzularımızın tırnağına bile zarar vermesin. Onlara tuzak kuranların tuzağını başına çevirsin. Âmin… Ülkemizin selameti, milletimizin bekası için bu harekâtın yapılması kaçınılmaz bir hâl almıştır. Şimdi bu harekâtın nedenini konuşma, sorgulama zamanından çok; millet …
DevamıAyette geçen, peygambere salavat mı destek mi?- II
Ahzap suresi 56. ayette geçen emrin peygambere salavat mı destek mi olduğunun anlaşılması hakkında kaynak araştırmasına devam edelim. Bu makalemizde de Diyanet İşlerinin Başkanlığının yayınladığı Kur’an Yolu Tefsirindeki açıklamayı aktarmaya çalışalım: Müminlerin Hz. Peygamber’e salâtı, ona dua etmeleri, onu övgü ve hayırla anmalarıdır. Kendisine, “Selâmın nasıl verileceğini bildik, sana salât nasıl olacak?” diye sorulduğunda, Resûlullah namazların oturuşlarında okuduğumuz “salavât-ı şerife”yi …
DevamıAyette geçen, peygambere salavat mı destek mi? -I
“Peygambere salavat okumak ve destek olmak” makalemizle, Ahzap suresi 56. Ayette geçen emrin, salavat okumak mı yoksa destek vermek mi olduğu hakkında araştırmalarımızı sizlerle paylaşmaya devam edelim. Bu konuda meşhur tefsir âlimlerinin görüşünü paylaşarak, meselenin aydınlığa çıkmasına katkı sağlayarak bazılarının yanılgısına dikkat çekmek istedik. Müslümanlar bencillik ve cahilliği kendilerine şiar edindiğinden, her önüne gelen “bence” diyerek ilim ve irfanlarının acizliğine …
DevamıPeygambere salavat okumak ve destek olmak
Peygamberi sevmenin, O’na yakınlığın emarelerini üzerinde taşımayan kimselerin, O’na bağlılıktan ve sevgiden bahsetmesi sadece kuru bir iddiadan ibarettir. Bir hadis-i şeriflerinde Âlemlere Rahmet Hazreti Muhammed (s.a.a.) kendine yakınlık sağlamak isteyenlere yolunu işaret etmiştir. “Kıyamet gününde insanların bana en yakın olanları, Bana en çok salâtı selâm getirenleridir.” (Tirmizî, Vitir 21). Peygamberimize salât-ü selam getirmekle, O’na olan sevginin ve yakınlığın artması gerçekleşecek, …
DevamıKaybolan değerlerimiz – 4
Aslında nasihat dinlememek, bir hastalığın da habercisidir. Ama maalesef bu halde bulunanlar kendinin hasta olduğunu da kabullenmekte zorlanmaktadır. İnsanlar dünyevi ya da uhrevi (belki de geleceklerini etkileyecek) çok önemli konularda birilerinden nasihat ya da fikir almak yerine, işine geldiği gibi yaşama yolunu seçmiş, nefsindeki gurur da onu bu konuda ayıkmaması için nasihatçiden uzak tutmaya çalışmaktadır. Gururu da kişiyi, “onun bildiği …
DevamıKaybolan değerlerimiz – 3
Tarihten günümüze gelinceye kadar söylenmiş birçok sözün, kim tarafından söylendiği belli değildir. İşte halka mâl olma nüktesi burada yatmaktadır. Yaşanmış, tecrübe edilmiş, acısı ya da tatlısı yaşanmış sözlerdir. Adı üstünde topluma mâl olmuş sözlere atasözü denilmiştir. Büyükler deler ki: “Dünyaya iki defa gelmeyi istemektense, senden önceki bir büyüğün sözünü dinle kâfidir.” Yine bu konuda söylenmiş çok manidar sözlerden biri de: …
DevamıKaybolan değerlerimiz -2
Türk milleti, diğer milletlere nazaran gerek İslamiyet’i kabul etmeden önce, gerek İslamiyet’i kabul ettikten sonra elde ettiği değerlerine sımsıkı sarılmış bir millet olma özelliğini kazanmıştır. Bu nedenle asırlar boyu süren devletler kurmuş, ya da yıkılanın yerine yeni devletler kuracak kudret ve kabiliyeti kazanmıştır. Tarihi incelediğimizde, millet olarak gittiğimiz yerde ecdadımız; işgal mantığından çok fetih mantığını hâkim kılmış, kendi taşıdığı değerlerin …
Devamı