Âlemlere Rahmet Hz. Muhammed’in doğumu

Bu gece Âlemlere Rahmet Hazret-i Muhammed (s.a.a.) Efendimizin dünyaya teşriflerinin yıldönümüdür. Efendimiz (s.a.a.) miladi 571. senesi (Arapların takvim başlangıcı olarak kullandıkları Fil vakasından 52 gün sonra) hicri Rebiulevvel ayının 12. gecesi dünyaya teşrif buyurmuşlardır. Bu sebeple bu gece “Mevlit Kandili” olarak kutlanacak.

Peygamber âşıklarının bu gece aşkla, heyecanla; O’nun sevgisine ulaşabilmenin yollarını arayacağı, her sevenin de sevgisi nispetinde feyz ve muhabbetle dolacağı bir gece olarak yaşanacaktır.

Her zamanki gibi bazıları da kendini sözde din ıslahatçısı yerine koyup böyle bir gecenin kutsiyetinin olmadığını savunacak, Peygamberin şefaatini bile inkâr edecek kadar haddini aşacağı nasipsizlikler yaşayacağı durumlar söz konusu olacaktır.

İmtihan gereği, kimileri de böyle imtihan edilecek. Hz. Muhammed’e (s.a.a.) olan sevdaları sorgulanacaktır. Allah, bizleri O’nun muhabbetiyle donatsın ve o istikamet üzere yaşatsın.

Samimi niyetlerle bir şeyler öğrenmek isteyen dostlarımıza birkaç kelam etmek, bu vesileyle de kendi sevdamızı yenilemek isteriz.

Allah’ın seçtiği mekânlar, zamanlar ve insanlar vardır. Seçen ve karar veren yüce Allah olduğu için sorgulamak ve itiraz etmek kulun haddine değildir.

Seçilmişler içinde öyle biri var ki; yaratılan, her şeyin varlığına sebep olan Peygamberimiz Hz. Muhammed’dir. (s.a.a.)

Bu konuda birkaç hatırlatma yapalım müsaadenizle:

Önce bir hadis-i şerif: “Allah, ‘seni kendi nurumdan, diğer şeyleri de senin nurundan yarattım’, buyurdu” buyurmuştur. (İmam-ı Ahmed, Müsned 4-127)

Sonra da bu konudaki ayeti kerimeyi paylaşarak konumuza açıklık getirmeye çalışalım:

Enbiya suresi 107. ayet-i kerimede: “(Ey Muhammed!) Seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik” buyrulmuştur.

Kur’an’ı Kerim’de buyurulan bu ayet-i kerime; sadece insanlara değil bilinen bilinmeyen her ne kadar âlem varsa, onlara da Hz. Muhammed’in rahmet olarak gönderildiği haber verilmiştir. Bu bilgiler ışığında “Habibim sen olmasaydın âlemleri yaratmazdım” hadis-i kutsisi üzerinde yapılan tartışmaların da ne kadar yersiz olduğu anlaşılmaktadır. Zaten yaratılış gayesine bakıldığında bu anlam açıkça görülecektir.

Bakınız insan için en önemli olan davranış biçiminin bile tamamlanmasının Hz. Muhammed ile alakalı olduğunu hadiste ve ayette görmekteyiz:

Öncelikle Kalem suresi 4. ayette onun ahlakının yüce olduğu haber verilmekte: “Sen elbette yüce bir ahlak üzeresin.”

Sonrada insanların ahlakının ancak kendisiyle tamamlanacağını Peygamber Efendimiz haber vermektedir: “Ben ancak güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim.” (Müsned, 2/381)

Bu kadar mühim bir şahsiyetin, değil doğum gününü bir gün kutlamak, her günü “Âlemlere Rahmet Hazreti Muhammed Günü” ilan etsek yeridir.

Gelelim gecenin ihyasıyla alakalı görüşümüze:

Bildiğiniz gibi Peygamber Efendimiz her şeyde örnek davranışları olan, edep sahibi bir peygamberdi. O, kendi doğum gününün önemi hakkında tavsiye edici söz ve fiillerden kaçınmış olabilir…

Tabi ki bir doğum hakkında doğan değil, doğduğunu görenler, duyanlar, sevenler; mutluluklarını ispat etmek için bir şeyler yapmalıdırlar. Edebe uygun olanı da budur. Bu iş sevda işidir. Bırakın da O’nu sevenler, sevgideki boyutlarını, O’na olan sevdalarını, emirle değil de isteyerek, kendi gönüllerinden geldiği şekilde yapsınlar.

Hem O’nu sevmek ve sevgi yolunda hayırlı işlerde bulunmak neden yanlış olsun ki? “Kişi sevdiği ile beraberdir” hadisi, “Habibim, sen olmasaydın âlemleri yaratmazdım” hadis-i kutsisi önümüzde dururken…

Dünyaya teşrifi ile harikulade olayların gerçekleştiği; doğumunun, yaşamının, dünyadan göçüşünün, öncesinin, sonrasının, hikmetlerinin olduğunu; sebebi hilkatimizin O olduğunu düşünürsek… Onun doğumunu; ilgi ve ibadetle, hayırlı işlerle, oruçla, zikirle, salavatlarla hatırlamak, yaşanılan zamana değer kazandıracak işler hükmünde olacaktır.

Sevenlerin O’na gönül verenlerin, kutlu yoluna girenlerin, Muhammed-i aşk sırrına erenlerin Mevlit Kandili kutlu olsun…

Önerilen Makale

Hakkımı helal etmiyorum

Türk siyasetinde işler, hiç olmadığı kadar farklı mecralarda seyrediyor. Bu süreç ve gelinen nokta sizlere …