Belediye seçimlerine bir de buradan bakalım

Türk milleti; esareti, haksızlığı, yanlışı kabul etmeyen, merhameti yüksek bir millettir. Mazlumun yanında olmayı kendine şiar edinmiş, zulme asla rıza göstermemiştir. Vatanın ve milletin bekası söz konusu olduğu zaman, gözünü kırpmadan malını canını feda edebilmiştir.

Türk milletinin bu özelliklerini bilen toplum mühendisleri, elde etmek istediklerini; sözde demokrasinin nimetlerinden istifade etmek adına, halkın iradesini farklı yönlere kanalize ederek, iktidara taşımak istediklerini, ya da toplumu istediği noktalara getirebilmeyi; sözde mazlumlar oluşturarak gerçekleştirmektedirler. Algı yöntemlerini kullanarak, halkın desteğini büyük oranda yanına alarak saltanatlarını sürdürmektedirler.

Yaklaşan belediye seçimlerinde de 17 senedir iktidar ve iktidar destekçisi muhalefet sahiplerinin kullandığı taktik aynı taktik. Önce bir konu tespit etmek, mazlumlar oluşturup; sonra algı yönetimi ile seçimi vatan millet müdafaasına dönüştürüp oy devşirmek.

Bu seçimde kullanılan algı parolası: “Beka sorunu”. Son zamanlarda bir beka sorunu tartışması sürüp gidiyor. Yeni bir kavram kargaşasına şahit oluyoruz. Yine bir aldatma ile karşı karşıyayız. İktidar sahipleri öyle ifadeler kullanıyor ki akıl sağlığı yerinde olan kimsenin kullanmasının imkânsız olduğu ifadeler bunlar:

“AKP ye oy verenler cennet beratı almış olacak”

“Allah rızası için oyunuzu ülkenin geleceğine verin”

“Türkiye’nin sorunu beka sorunudur; bu seçim Türkiye’nin ölüm kalım mücadelesidir”

AKP yandaşı bir gazeteci biraz daha ileri gidip; “yerel seçimlerde Cumhur ittifakının (AKP ve MHP’nin) oy oranları düşerse bu ülkede iç savaş çıkar”

Yerel seçimlere yüklenen bu anlam, vatandaşa hazırlanan bir başka oyundur aslında. İktidar sahipleri ve iktidarın devamına destek verenler; bu yolla vatandaşın gözünü boyamak ve hedef şaşırtmakla oy kaybına engel olmak peşindeler.

Bu sayede iktidar sahipleri, vatandaşın algı yöntemi ile çözümü değil, sözde tehlikeden korunmayı tercih etmesini istemektedirler.

Devleti ve milleti borç ve yandaş sarmalında boğmaya çalışanlar, istedikleri adayları dayatanlar; daha hayırlı, daha çözüm odaklı fikirlere haksızlık etmektedirler. Bu sayede vatandaşa da haksızlık etmektedirler.

Ulusal medyanın görmezden geldiği, Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) adaylarını sosyal medyada takip ediyorum. Problemlere çözüm odaklı yaklaşımlarını; yetenekli, tahsilli, pırıl pırıl gençleri dinliyorum. Heyecan duyuyorum…

Vatandaşa düşen; üzerinde oluşturulan bu algı ve korku zincirini kırmaktır. Demokrasi, size bu hakkı vermiştir. Sandığa gidin ve hiçbir etki altında kalmadan, vicdanınızın ve gönlünüzün sesini dinleyin. Prof. Dr. Haydar Baş Beyin projelerinin hayat bulması için BTP adaylarının değişim ve çözüm fikirlerini destekleyin. Belediye seçimlerine bir de buradan bakmanızı rica ediyorum.

Uğur Kepekçi

15 Şubat 2019

 

Önerilen Makale

Hakkımı helal etmiyorum

Türk siyasetinde işler, hiç olmadığı kadar farklı mecralarda seyrediyor. Bu süreç ve gelinen nokta sizlere …