Dünya kurulduktan bu yana iyilerle kötülerin, inananlarla inanmayanların, mazlumlarla zalimlerin mücadelesi var olmuştur. Bu mücadele kıyamete kadar devam edecektir. Elbette geçici bir imtihan sahnesi olan dünya hayatındaki yaptığından herkes hesaba çekilecektir.
Yaşanan bu mücadele bazen şiddetlenir. Büyük çapta katliamlara, soykırımlara dönüşür. Tarih sayfalarında bunların örnekleri çoktur. İşgal yıllarında soykırım ve katliamlara ene fazla muhatap olmuş bir millet olduğumuz da unutulmamalıdır.
Dünya tarihinde eşine rastlanmayan soykırımlardan biri de Peygamberimizin Ehl-i Beyt’ine uygulanan Kerbela’dır. Kerbela faciasında Hz. Hüseyin ve ona gönül veren onunla birlikte olan çoluk çocuk kim varsa en acımasız bir şekilde katliama tabi tutulmuştur.
Bugün Gazze’de Filistin halkına uygulanan katliam Kerbela’daki soykırıma ne kadar da benzemektedir.
Kerbela faciasını hatırlayıp bugün Gazze’de yaşananları kıyaslamaya çalışınca Kerbela Gazze benzerliği fikrimize sizler de katılacaksınız.
Kerbela’da Hz. Hüseyin ve yarenleri Fırat’ın kenarında aralarında askerler saf tuttular, susuz kalmaları sağlandı. Çocuklar katledildi. Çadırları yakıldı. Şehitlerin cesetleri çırılçıplak soyuldu, atlara çiğnetildi. Sağ kalan bir avuç çocuk ve kadın esir edildi.
Bugün Gazze’de yaşayan sivillerin; kadın, çocuk demeden gece gündüz bombalarla soyları kırılmakta. Gazze’ye elektrik, su, gıda gibi insani yardımlar yapılmamakta. Hastane, okul, cami, kilise gibi mabetler bombalanarak hiçbir yerde hayat hakkı tanınmamaktadır.
Dün Kerbela’da masum insanlar katledilirken İslam âlemi ve insanlık vurdumduymazlıkla sadece seyrediyordu. Bugün Gazze’deki insanlık dramına karşı bütün İslam âlemi ve insanlık aynı vurdumduymazlıkla seyrediyor.
Dün Kerbela’da şehit olanlara ağıtlar yakılıyordu ama yardım edilmiyordu. Bugün Gazze’de şehit olanlara ağıtlar yakılıyor ama insanlar yine seyirci olmaktan başka bir şey yapmıyor.
Kerbela faciası olduğunda belki de Müslümanlar bu kadar güçlü değildi. Ama şimdi hem güç olarak hem sayı olarak çok daha güçlü olmalarına rağmen sessiz ve etkisiz kalmaya devam ediyorlar.
Demek ki değişen bir şey yok. Her zamanki gibi iyilerle ve kötülerin mücadelesi devam ederken dün seyircilik görevini üslenenler bugün de aynı görevini sürdürmektedir.
Sivil halk olarak bugünün Kerbela’sını yaşayan Gazze halkına Allah’tan rahmet ve yardım dilemekten başka elimizden bir şey gelmiyor. Kerbela’da katliam uygulayan Yezit gibi Filistin’de katliam uygulayan İsrail’e lanet okumaktan başka yapabileceğimiz bir şey yoktur. Allah’ın laneti zalimlerin üzerine olsun.
Terör devleti olan İsrail’e ancak ve ancak devletler karşı koyabilirler. Haçlı batı, inancı gereği İsrail’e her türlü desteği vermesine rağmen sözde Müslüman devletler ise dost ve müttefik oldukları İsrail’e karşı sessiz ve etkisiz kalarak soykırıma ortak olmayı tercih ediyorlar.