Doğruluk, her dönemde, her yerde geçer akçedir. Ancak son zamanlarda yanlışların etkin olduğu bir zaman diliminde yaşadığımız için insanımız doğruluğun pirim yapmadığı zannına kapılıp, moral bozukluğuna uğramaktadır.
Doğru olmanın, doğru kalmanın, gerçekten zor olduğu bir dönemden geçtiğimizin bilincindeyiz ama doğruluğun her zaman kârlı bir iş olduğunu, hem bu dünyada hem de ahirette karşılığının alınacağını unutmamak lazımdır.
Atalarımız “doğru duvar yıkılmaz” ifadesiyle doğruluğun önemine dikkat çekmiştir.
Doğru kalmak ve doğru olabilmek gerçekten de zor bir iş, onun için Âlemlere Rahmet Hazreti Muhammed (s.a.a.) Hud suresinin 112. Ayeti indirildiği zaman; “Hud suresi beni kocattı” Buyurmuştur.
“Öyle ise emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Beraberindeki tövbe edenler de dosdoğru olsunlar. Hak ve adalet ölçülerini aşmayın. Şüphesiz O yaptıklarınızı hakkıyla görür.”(Hud/112) Demek ki doğru olmak ve doğru kalmak gerçekten de zor bir iş vesselem…
Bağımsız Türkiye Partisi(BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, doğru olmak ve doğru kalmak üzere hayatını sürdürmeye, insanlığa rehber olmaya çalışan bilge bir insandır. Onun her sözü, her davranışı; anlayanlar için bir kurtuluş mesajı hükmündedir.
Ama ne var ki; her çağın doğrularının yaşadığı kaderi o da yaşamaktadır. Peygamberlerin, Ehl-i Beyt’in ve kâmil insanların, doğruluk adına ortaya koydukları çabalar karşısında, kendi çağdaşları tarafından maruz kaldıkları çileler gibi o da aynı kaderi yaşamaktadır. 40 yıla yakın zamandır Onu yakinen tanıdığım için yaşadığı çilelerin bir kısmına şahidim.
Son günlere basit bir ticari davanın, haklı olduğu halde aleyhine ve linç girimine dönüştürülmeye çalışılmasına şahit oluyoruz. Sanki bütün şer odaklarının birlikte hareket ederek, Onu suçlu konumuna düşürmeye çalışmasına şahit oluyoruz.
Ona kurulan komploların, atılan iftiraların, sayısı o kadar çoktur ancak hakkında en ufak bir ceza da yoktur. Çünkü ilmin kapısı, velayet ve hidayet rehberimiz İmam Ali (a.s.) “doğru ile savaşan yenilir” buyurmaktadır.
Onu tahammül edemeyenler, karartmaya çalışıp önünü kesmeye çalışanlar, milletimiz ile arasını açmaya çalışanlar, şunu bilmeli ki; herkesin bir hesabı olduğu gibi Allah’ın da hesabı vardır. Allah’ın hesabı asla şaşmaz ve doğrular hakkında tecelli eder. Allah’ın vadi budur.
Daha dün sayılacak kadar yakın zamanda Sayın Cumhurbaşkanımız BM 74. Genel kurul konuşmasında umut vadeden ifadesinde; “Herkes için özgürlük, herkes için barış, herkes için refah, herkes için adalet, herkes için huzurlu ve güvenli bir gelecek. 74. Genel Kurul çalışmalarının başarılı geçmesini diliyorum. Hepinizi şahsım ve milletim adına saygıyla selamlıyorum.” Demişti. İnanmak istiyoruz ama Sayın Cumhurbaşkanım, ülkenizde hukuk ve adaletin böyle tecelli etmediğini lütfen görün artık.
Uğur Kepekçi