Nazarınla bizi kendine âşık ederdin, hayatımıza anlam katardın.
Bulunduğun yerlere saçtığın muhabbetten, yine bize saçar mısın?
Ey Yar!
Senden alırdık adam olmanın, sevmenin, sevilmenin sırlı haberlerini.
Ötelerden gönlümüze, muştulu haberler ulaştırır mısın?
Ey Yar!
Seninle hayat güzeldi, sen gidince dünya bize karanlık.
Sensiz güneş sönük doğuyor ay ziyasız, acep bize ışık verir misin?
Ey Yar!
Sözün rehberdi, bakışın deva, gönlümüzü coştururdu nazarın.
Gönlümüz gıdasız kalmasın, acep gönlümüze nazar eder misin?
Ey Yar!
Sensiz kalınca nefsimize kanardık, sen olunca can içre canandık.
Yine canımıza can katar mısın?
Ey Yar!
Gönül Hakkın tecelligâhı, sen ise onun mimarıydın.
Gönlümüzü mamur eder misin?
Ey Yar!
Adam olanın eli kârda, gönlü yarda olmalı derdin.
Elimize kâr, gönlümüze yar katar mısın?
Ey Yar!
Zamanları aşan fikirleri vardı, çözümsüzlük ona uğramazdı.
Dermansız kaldık yetiş desek bize yetişir misin?
Ey Yar!
Ölüm sende ölümsüzlük sırrına karıştı.
Ölüp de gidince, bizi sırrınla karşılar mısın?
Ey Yar!
Ehl-i Beytin yolu Nuh’un gemisidir binen kurtulur derdin.
Bizi de Ehl-i Beyt’in gemisine alır mısın?
Ey Yar!
Zikir meclisleri cennet bahçesidir, sen ise bahçıvan.
Gönül bahçemizde güller derer misin?
Ey Yar!
Gönül hasretinden yanar durur.
Ateşimize su döker misin?
Ey Yar!
Ölüm günün düğün günündü, el hak inandık.
Biz de ölünce bize düğün yapar mısın?
Ey Yar!
İmam Ali’nin yareniydin Fatıma Anamızın evladı.
Yarın huzura varınca bize de evladım der misin?
Ey Yar!