Özellikle 31 Mart yerel yönetimler seçiminin sonuçlarından sonra gerek iktidar kanadında gerek muhalefet kanadında acayip şeyler dönmeye başladı. Halkımızın sandıkta verdiği tepki açık adrese teslim olmadığı için “Herkes kendi kendine gelin güveyi oluyor”
Türk milleti çok sabırlı bir millettir. Bu sebeple meselenin iç yüzünü de biraz geç anlar doğal olarak. Ama bir de anlamaya başlarsa hiç hatır gönül dinlemez? Yıllanmış siyasetçileri sandığa gömer, bir daha çıkması imkânsız olur. Bu kaderi yaşama sırası AKP ve yandaşlarına geldiğini görenler çeşitli senaryolar yazmaya başladılar.
Yeni senaryonun adı “Kamuda Tasarruf”
Benim yaşım 65. Aşağı yukarı 55 senedir etrafımda ne oluyor ne dönüyor aklımız erer. Kamuda tasarruf kelimesi her yeni hükümet her yeni belediye değişiminde kullanılan sihirli değil, aldatıcı kelimedir.
Tasarruf diye diye Baba Devlet anlayışını yok ettiler. Tasarruf diye diye kahraman ordumuzu küçülttüler. Tasarruf diye diye vatandaşın anasını ağlattılar. Tasarruf diye diye devlete ait en önemli kurumları sözde özelleştirme adı altında yerli ve yabancı sermaye sahiplerine peşkeş çektiler. Bu sebeple “Kamuda Tasarruf” sözüne karnımız tok, artık yemezler…
Kamuda tasarruf meselesini bir de Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Av. Hüseyin Baş’tan dinleyelim. Kişisel YouTube kanalından açıklama yapan BTP lideri, iktidarın kamuda tasarruf paketi için şunları söyledi:
“Kamuda tasarruf dedikleri hizmete dayalı yatırımları durdurmak. Yoksa kendi israf modellerinden tasarruf etmek ya da vatandaşın rahat edeceği bir ortam oluşturmak gibi bir dertleri yok. Kendi itibarlarından asla tasarruf yok. Kamu nedir? Kamu halktır. Halka karşı tasarruf yani halkın harcamalarını kısmak, halkın refahını düşürmek üzerine bir tasarruf modeli oluşturuyorlar.
Dolayısıyla bunun da gideceği yolu da söyledik. Nereye gidecek bu? Özelleştirmeye gidecek yani ÇAYKUR’u özelleştirecekler. Yıllarca kâr eden firma bir bakıyorsun 2016’dan sonra zarar etmeye başlıyor. Ne oldu yani ne değişti de burası zarar etmeye başladı? Bugün Rize’ye gittiğin zaman vatandaş illallah etmiş ÇAYKUR’dan. Bu bezdirme politikası.
Aslında özelleştirmeler böyle başlatılıyor. Önce firmaya karşı vatandaşın duyarlılığını, aidiyetini, hassasiyetini yok ediyorlar ve vatandaş illallah ettikten sonra kalkıp orayı özelleştiriyorlar. Bu hükümet devletin bütün kurumlarının bu şekilde içini boşalttı.”
Demek ki sahnelenen şey her zamanki gibi tiyatrodur. Oyunun adı yine aynı “cambaza bak” Yani halk tasarrufa bakarken bir anda özelleştirme adı altında satışlar. Tasarruf bahane satışlar şahane.
Makalemizin başlığında sorduğumuz sorunun cevabı anlaşılmıştır herhalde değerli dostlar. Kamuda israfın kaynağı da sebebi de mevcut iktidardır. Çözüm; israf, soygun ve vurgun düzenine son vermek, Milli Ekonomi Modelini uygulayacak olan Bağımsız Türkiye Partisini (BTP) iktidar etmektir.