Kerbela’da saflar belirlendi

Bir önceki makalemize “Kerbela insanlığın sınavıdır, unutulmamalıdır” başlığını vermiştik. Makalemizde Kerbela faciasından gerekli dersleri çıkartmadığımız taktirde her yerde ve her dönemde Kerbelalar yaşanacağını hatırlattık.

Bu sebeple bir yandan Kerbela soykırımının hafızalardan silinmemesini temin etmeli bir yandan da gerekli dersler çıkartmalıyız.

Kerbela, insanların safının belirlendiği bir meydandır. İmam Hüseyin’in yanında olup imanı uğruna canını esirgemeyenler ile dünya menfaati karşılığında imanını satanların safları, burada en bariz bir şekilde belirlenmiştir.

Kerbela hadisesinden, dünya menfaati uğruna insanoğlunun neler yapabileceğini anlamaya çalışma dersini çıkarmalıyız.

Kerbela, insanların dünya menfaati uğruna imanlarını dahi satacak kadar döneklik; eşi benzeri görülmeyecek kadar zalimlik yapabileceğine en dikkat çekici örnektir.

İmam Hüseyin’e “Bizi Yezid’in zulmünden ve dinimize yaptığı tahribattan kurtar” diyerek O’na binlerce mektup yazarak elçiler gönderenler; Yezid’in dünyalık şan, şöhret ve para tekliflerine aldanmıştır.

İmam Hüseyin(a.s.) Kûfe’ye geldiğinde O’na söz veren on binlerce halkın dünya menfaati karşılığında imanlarını nasıl sattığına şahit olmuştur. Kûfe halkı, Peygamber evlatlarına ve yarenlerine bir yudum suya dahi erişmesine engel olmak için Fırat’ın suyu ile Ehl-i Beyt taraftarları arasına ordular yerleştirecek ve suya erişmek isteyenleri de hunharca katledecek kadar alçalmışlardır.

Kerbela meydanında şehit edilenlerin cesedi şeriflerinin atlara çiğnetilmesi, giysilerinin soyulmaları, başlarının vücutlarından ayrılıp mızraklara takılarak belde belde gezdirilmeleri; kadınların ve çocukların dahi elleri ayakları zincire vurularak aç-susuz yürütülerek teşhir edilmeleri, insanoğlunun dünya hırsı uğruna ne kadar alçakça davranışlar sergileyebileceklerine örnektir.

Bu kadar zulüm karşısında metanetini koruyabilmek ve bu kadar şiddetli düşman karşısında tebliğ görevlerini bir an bile bırakmadan kullukta zirve halini sergileyen Ehl-i Beyt’in tavrından da sözde değil özde Müslümanların alacağı dersler vardır.

Gözlerinin önünde hunharca şehit edilen Kardeşi ve yarenlerinin haline şahit olan, metanetinden ve imanından zerre kadar taviz vermeyen Hz. Zeynep (a.s.)’ın halini tefekkür edebilmek bile kocaman bir yürek ister. Bu kadar zulüm karşısında O’nun Kûfe halkına karşı tavrını öğrenmek için Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın İmam Hüseyin eserinden bir bölüm aktaralım:

Hz. Fatıma (a.s.)’ın evladı, Hz. Zeyneb ve Ali b. Hüseyin (a.s.) (Zeynelâbidin) ve beraberindekiler Kûfe’ye ve sonra da Şam’a götürüldüler.

Zeyneb (a.s.) Kûfe sokaklarında karşılaştıkları getirilen kesik başlara ve esirlere ağlayan ve pişmanlık duyan Kûfelilere, “Susun” diye işaret ettikten sonra şöyle haykırdı:

“Ey Kûfeliler! Ağlıyor musunuz? Gözyaşınız hiç kurumasın, çığlığınız hiç dinmesin. Sizin durumunuz iplerini sağlam eğirdikten sonra onu tekrar çözen koca karının durumuna benziyor. Yeminlerinizi aranızda oyuncak hâline getirmişsiniz. Ne kötü bir vebalin altındasınız! Evet, Allah’a and olsun ki, çok ağlamanız ve az gülmeniz gerekiyor. Bu olayın utancını ve şerefsizliğini üzerinizde taşıyorsunuz. Bundan da temizlenmeniz mümkün değildir. Peygamberliğin madeni, hüccetinizin ekseni, kanıtınızın aydınlatıcı ışığı olan son Peygamberin (s.a.v.) torununu, cennet gençlerinin efendisini öldürmek günahından nasıl temizlenebilirsiniz?” (Prof. Dr. Haydar Baş / İmam Hüseyin / 2. Cilt / sayfa 708)

Müslümanlar Kerbela’dan gerekli dersleri çıkartmasını bilselerdi bugün iman ehlinin olduğu her yer Kerbela olmazdı. Dünyanın hemen her yerinde insanlık saf sorunu yaşamaktadır.

Dün olduğu gibi bugün de İmam Hüseyin’e Kûfeli şair Ferezdak’ın söylediği söz yaşanmaktadır; “Kalpleri sizinle ama kılıçları size karşı”. Yaşanan hadislere bakınca insanların dünyalık menfaat ve saltanatları uğruna imanlarını, duruşlarını nasıl sattığını; sözü ile özünün uyuşmadığını görmekteyiz. Rabbim cümlemizi sözü özü bir olacak iman keyfiyetine eriştirsin. İmam Hüseyin ve Kerbela şehitlerine, gazilerine selam olsun.

Önerilen Makale

Sakın ‘demokrasi’ istemeyin siz de yargılanırsınız

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) ülke çapında il, ilçe olağan kongrelerini son sürat tamamlamaya sonunda da …