Meltem Hastanesi Başhekimi Yrd. Doç. Ahmet Hamdi Kepekçi tarafından tertiplenen ve geleneksel hale gelen Kilislilerle buluşma iftarı, geçtiğimiz gün Meltem Hastanesi çatı katında gerçekleştirildi. Kilisin yetiştirdiği ilim, kültür ve iş dünyasından seçkin bir topluluğun katıldığı iftar programı, gerçekten samimi bir hava içerisinde geçti.
İstanbul gibi yoğun ve kalabalık bir şehirde yaşamanın gereği olarak bir araya gelmekte zorluk çeken, iftar programı sayesinde bir araya gelmesini fırsat bilen Kilisliler; eski anılarını, Kilis tarihini, gelenek göreneklerini ve elbette Kilis’te son zamanlarda yaşanan füze saldırılarını, mülteci sorunlarını, ülkemizde yaşanan terör saldırılarını konuştular.
Birbirinden değerli fikirleri olan bu seçkin topluğunun sorunları dile getirmeleri ve çözümler üretmeleri, Kilis hakkında bu kadar yakından ilgilenmeleri beni gerçekten mutlu etti. Bir yandan da Kilis dışında bulunan ancak yürekleri Kilis için çarpan bu sivil inisiyatifin diğer sivil toplum örgütlerine göre kıyasla, farkını gözlemledim. Duygularını dile getiren bu topluluğun siyasi, ticari hiçbir rant beklentisi taşımadığından; daha gerçekçi ve daha samimi çözümlerden yana olduklarını gördüm.
Özet olarak kalbi Kilis ve vatan sevgisiyle atan bu güzide toplulukta dile getirilen ortak kanaat şuydu:
Kilis bu günlerde gerçekten sıkıntılı günler yaşamaktadır. Yaşanan bu sıkıntıların esas sebebi iktidarın dış politikada takip ettiği yoldur. Evet, bugün Kilisliler yapılan yanlışların faturasını acı bir şekilde ödemektedir. Ancak hiçbir zaman çare tükenmiş değildir. Çare üretmek, siyasilere yol göstermek, gerektiği zaman siyasileri uyarmak, sivil toplum örgütlerinin, dolayısıyla halkımızın görevidir. Yaşanan sıkıntılarda belki de en önemli etken; sivil halkımızın bu hakkını yeterince kullanmamasıdır. Bıkmadan, usanmadan, birliğimizi huzurumuzu temin edecek faaliyetlerde bulunmalıyız. Kilis’i her zaman her yerde gündem etmeli, huzur ve barış şehri Kilis’imizi eski günlere taşımak için elimizden gelen her türlü çabayı göstermeliyiz. Kilis demek vatan demektir. Vatanın önemli bir parçası ve sınır kenti olan Kilis’te barışı huzuru kaybetmek demek, surda gerçekten büyük bir gedik açmak demektir. Ecdadımız, büyüklerimiz bu vatanı elbette kolay kazanmadı ve bize emanet etti. Biz de bundan sonra daha duyarlı olacak ve görevlerimizi yerine getirmeye çalışacağız.
Programın sonunda konuşmasını yapan Yrd. Doç. Ahmet Hamdi Kepekçi, bu iftar programının her yıl tertip edileceğini dile getirdi. Katılan davetlilere teşekkür etti.
Kilislilerin iftarında Kilis’i ve ülke sorunlarını konuşan bu güzide toplulukla birlikte olmaktan ben de ziyadesiyle memnun oldum. Son sözümüz Mustafa Kemal Atatürk’ten olsun:
Kurtuluş savaşı öncesi Yedinci Ordu Komutanı sıfatı ile Suriye Cephesi’nde bulunan Mustafa Kemal Atatürk, 28 Ekim 1918’de Kilis’e gelişinde şehre girerken ilk yerel milis kuvvetleri tarafından karşılanmasından oldukça etkilenmiş; “İlk ayak bastığım Türk şehrindeki bu uyanıklığa cidden hayran kaldım ve bir daha iman ettim ki bu millet asla ölmeyecektir. Var olun aziz Kilisliler” demiştir.
Uğur Kepekçi / 11.06.2016