Kurtuluşun adresi bellidir

Ekonomi çöküyor, işsizlik, açlık, yoksulluk hızla tırmanıyor ama gerçekler saklanıyor.

Kim, neyi kimden saklıyor? Devletin en tepesinde oturan da en zengini de en fakiri de ekonominin çöktüğünü bilmeyen yoktur. Evlerde tüten bacalar, mutfaklarda kaynayan kazanlar, cepte olan(olmayan) paralar bunu gösteriyor.

Herkes biliyor, herkes saklıyorsa bu gerçeği, toplumda çok ciddi bir akıl tutulması yaşanmaktadır.

Allah korusun dünyanın en güçlü ekonomilerinin bile sallandığı, halkın sokaklarda bir şeyleri bahane edip protesto eylemleri yaptığı; bazen hukuk içinde bazen hukuk dışında sosyal patlamalar olurken bizde yalan rüzgarları esmeye devam ediyor. Maşallah ekonomimiz çok iyiymiş(!)

Allah’ım yüksek irtifadan uçan şu iyilik ne zaman vatandaşa inecek. Şu iyi olan ekonominin nimetlerinden biz ne zaman faydalanacağız acaba?

Hani derler ya “kasap et derdinde koyun can derdinde” vatandaş evine bir parça ekmek götürmenin derdinde hükümet başka alemde…

Sayın Cumhurbaşkanı gayet zeki bir şekilde gündem değiştirmesini çok iyi beceriyor.

Bir cephede başarısızlık görünce, hemen başka bir gündem başka bir cephe açmasını biliyor.

Pandemi sonrası ekonominin kötü sinyalleri gelmeye başlayınca mızrak çuvala sığmayınca başka kılıflar aranmaya başlandı.

Yılladır AB kapılarında bekletildik. Yabancılarla müttefiklik yarışında bir türlü istenilen netice elde edilemeyince, kapıda bekleyerek geçirilen o kadar zaman heba olunca, sanki hiçbir şey olmamış gibi bir anda başka sevdalara salınmaya başladı iktidar sahipleri.

Halbuki “bizi AB ye almazlar, zaten en fazla 15 sene sonra dağılacaktır” diye senelerdir ilmi gerçeklerle sizi Prof. Dr. Haydar Baş uyarmıştı.

Sayın Cumhurbaşkanımız merkezinde insan olan faizsiz bir sistemden bahsederek “İnsani, ahlaki ve çevreci karakteri faizi ve sömürüyü reddeden yapısıyla İslam iktisadı krizden çıkışın anahtarıdır.” Gerçeğine vardı varmasına da yolunu bilmesinin imkânı yoktur.

Sayın Cumhurbaşkanım, siyasi çıkarlar uğruna boşuna başka sevdalara sarma milleti yazıktır günahtır.

“Mevzubahis vatansa gerisi teferruattır.” Siz de bırakın bu teferruatları da kurtuluşun adresi “Milli Ekonomi Modeli” deyin gitsin.

Bunu sizin becerebilmeniz imkansızdır. Çünkü vatandaşı faiz illetine öyle bulaştırdınız ki her eve, her cebe, girdi.

Öyle bir sistemi büyüttünüz ki her yol faize çıkar oldu!

Ana faiz, baba faiz, evlat faiz. Bunun sebeplerinden biri de sizsiniz. Çünkü Müslüman halk size yetki verdi ki faiz illetinden kurtarın bizi diye. Kurtulmak ne kelime faize müptela oldu millet.

Yıllar sonra faizsiz sistemden bahsediyorsanız “sen kendine kendin gibi taze bir bahar seç” şarkısını tefekkürle dinlemenizi tavsiye ederim. Çünkü sizin için vakit çok geç!

Faiz sistemini yok edeceklerin adresi bellidir:

Milli çizgisi Atatürk olan, Dini çizgisi Ehl-i Beyt olan, Ehl-i Beyt gemisine binmeden olmaz.

Atatürk’ü sevmeden, Haydar Hocanın izinden gitmeden; “Milli Ekonomi Modelinin” resmi sahiplerinden ve mirasçılarından izin almadan olmaz. Onlar olmadan da hiç uygulanmaz.

Uğur Kepekçi

Sesli dinlemek için aşağıdaki linkten faydalanabilirsiniz

http://www.yenimesaj.com.tr/kurtulusun-adresi-bellidir-H1344580.htm

Önerilen Makale

Hakkımı helal etmiyorum

Türk siyasetinde işler, hiç olmadığı kadar farklı mecralarda seyrediyor. Bu süreç ve gelinen nokta sizlere …