Meleklerin yardım etmek istediği İmam Hüseyin

Allah’ın seçtiği ve sevdiği özel bir kul olan İmam Hüseyin (a.s.) doğumuyla, çocukluğuyla, yaşamıyla, şehadetiyle; kıyamete kadar Müslümanlar için bir muhabbet ve kurtuluş vesilesi olmaya devam edecektir.

Bu sebeple O’nun ve diğer Ehl-i Beyt fertleri hakkında bilinmesi gereken hemen her şeyi bizlere ulaştıran Prof. Dr. Haydar Baş hocamıza minnettarız.

Hz. Hüseyin(a.s.), her yönüyle örnek bir insandı, örnek bir Müslüman’dı. Hz. Hüseyin(a.s.) kendine biçilen ömür sermayesini Allah’ın istediği şekilde yaşamış, Peygamber(s.a.v.) efendimizin övgüsüne mazhar olmuştur.

”Hüseyin Bendendir ve Ben Hüseyin’denim.”

“Hasan ve Hüseyin Cennet gençlerinin efendileridir.” sözleri Hz. Hüseyin ve mübarek kardeşi Hz. Hasan efendimiz için söylenmiştir.

İmam Hüseyin’in kıyamının ne anlama geldiğini bilen meleklerin bile O’na yardıma gelmek istemelerinin yanında O’na en büyük vahşeti reva görenlerin Allah’a verecekleri hesabı düşünmek bile gerçekten çok zordur.

İmam Hüseyin’e meleklerin yardıma gelmek istemelerini Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın İmam Hüseyin eserinden aktararak O’nun temiz ruhu önünde saygıyla bir defa daha eğilir O’ndan ve diğer Ehl-i Beyt mensuplarının yüce şefaatini yüce Allah’tan talep ederiz:

“İmam Câfer Sâdık’ tan Kerbela günü ile ilgili şöyle bir rivayet vardır:

“…Melekler Hüseyin (a.s.)’a yardım etmek için Allah’tan izin istediler. Allah da onlara izin verdi. Melekler savaşa hazırlık yaparak beklediler.

Savaşın olmasını bekliyorlardı ki, Hüseyin (a.s.) şehit düştü ve melekler de yeryüzüne indiler. Çünkü eceli dolmuş ve öldürülmüştü.

Melekler dediler ki: “Bize inmek için izin verdin. Ona yardım etmek için izin verdin. Biz indik, Sen onun ruhunu kabzettin.”

Allah onlara söyle vahyetti: “Onu görünceye kadar kabrinin aşından ayrılmayın. Onun kabirden çıktığını gördüğünüz zaman Ona yardım edin. Şimdi onun için ve ona yardım edemediğiniz için ağlayın. Siz ona yardım etmekle ve ona ağlamakla görevlendirildiniz.

Melekler Hüseyin (a.s.)’ın yasını tutmak ve ona yardım edemeyişlerinin üzüntüsünü ifade etmek için ağlamaya başladılar. O, kabirden çıkınca ona yardımcı olacaklardır.”

İmam Sâdık (a.s.)’dan şöyle rivayet edilmiştir:

Yahya’nın kendinden önce adașı olmaması gibi, Hüseyin (a.s.)’in da kendinden önce adaşı yoktu. Gökyüzü Hüseyin (a.s.) ve Yahya b. Zekeriyya (a.s.)’dan bașka kimse için ağlamadı; kırk gece ve gündüz onlar için ağladı.”

Sordular: “Gökyüzünün ağlaması nasıldır?”

İmam (a.s.) şöyle buyurdu: “Gökyüzü güneşin doğuşu ve batış ânında normalden daha kırmızı idi.” ( İmam Hüseyin / Prof. Dr. Haydar Baş /ikinci baskı / sayfa 653-654)

Ehl-i Beyt sevenlerine düşen görev; bir yandan İmam Hüseyin’in yasını tutarken bir yandan da O’nun eşi benzeri görülmeyen mücadelesini anlamaya çalışmak ve bıraktığı emanetlere sımsıkı sarılmak olmalıdır.

Önerilen Makale

Hakkımı helal etmiyorum

Türk siyasetinde işler, hiç olmadığı kadar farklı mecralarda seyrediyor. Bu süreç ve gelinen nokta sizlere …