Her fırsatta Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) dışında kalan; gerek iktidar sahiplerinin, gerek meclis içi ya da meclis dışı muhalefetin hayalî vaatlerle havanda su dövmekle meşgul olduğunu, BTP’nin ise gerçekçi çözümler sunduğunu ifade ediyoruz.
Bu ifadeleri hayal kurarak ya da hamaset yaparak kullanmadık. Bu ifadelerin doğruluğunu halkla iç içe olan ya da objektif bakan hemen herkes görecektir.
Gazetecilik görevimiz nedeniyle halkımızla her ortamda bulunmak ve olaylara gözlemci bir mantıkla bakmak durumundayız. Vatandaşımızla ülke meselelerini görüşmekte, fikir alışverişi yapmaktayız. Medyada yapılmak istenen algı operasyonlarının aksine vatandaşın fikri ve zikri çok farklıdır.
Meseleyi biraz daha açmaya çalışayım. Seçim dönemlerinde bizim ülkemizde maalesef hukuksuzluk ve haksızlık had safhaya ulaşır. İktidar, gücünü kontrolsüzce kullanır. Bir de bu seçimde Cumhurbaşkanının siyaset yapmasıyla kantarın topu iyice kaçtı. Para bir yandan, devletin gücü bir yandan, iktidarın imkânları bir yandan, korkunç derecede bir algı operasyonu yapılmaktadır. Bu algı operasyonu toplumda bir korku ortamı oluşturdu.
Dolayısıyla vatandaş iktidar korkusuyla fikrini açıkça söylemekten çekinmektedir. Fırsat bulduğu ve kendini emin hissettiği ortamlarda gerçek fikrini ortaya koymaktadır. Açlıktan, yoksulluktan, işsizlikten; yeraltı, yerüstü zenginliklerimizden bahsetmektedir. Özellikle de madenlerin yabacılara ve yandaşlara peşkeş çekildiğinden bahsetmektedir. AKP iktidarından memnuniyetsizliğini dile getirmektedir. Bazı görüştüğümüz fabrika sahipleri korkumuzdan susuyoruz ama sandıkta kimsenin görmediği o perdenin arkasında gerekeni yapacağız demektedir.
Vatandaş sadece kendine yanlış yapanları, aç ve işsiz koyanları değil çözümü de çok iyi biliyor. Türkiye’nin en ücra köşesinde, dağdaki çobandan; evinde, bağında, bahçesinde çalışan çiftçisine varıncaya kadar, Prof. Dr. Haydar Baş’ı ve Milli Ekonomi Modeli’nin gereği olan maaşları duymayan kalmamış. “Haydar Hoca mı? O çok iyi bir insan, hem dediklerini yapacak kudrette ve cesarettedir. Adam Amerika’ya kafa tutuyor. Rusya onun sayesinde ayağa kalktı” diyor.
Geçenlerde Gaziantep’in ilçesi Karkamış da esnafı dolaşıyoruz. Bir kahvehanede hem çay içiyoruz hem de sohbet ediyoruz. Yaşlı bir amcamız geldi. “Haydar Baş dünya lideridir. Rusya’yı ayağa kalırdı. O Atatürk gibidir. O bizim hem karnımızı doyuracak hem de dünya lideri yapacak” diye söze karıştı. Ben biraz konuşmak istedim. Bana, “Sen sus, senin yaşın kaç? Haydar Hoca’yı ben senden iyi tanırım. Bırakında O’nu ben anlatayım şu millete” diye tepki ortaya koydu ve kahvehanede bulunanlara Milli Ekonomi Modeli’nden, madenlerin kamulaştırılarak devlet millet ortaklığıyla işletileceğinden, karşılığında para basılacağından bahsedince sevinçten dört köşe oldum. Yaşı neredeyse doksan civarında olan ve köyde yaşayan bir vatandaşın bu kadar bilgi sahibi olması gerçekten beni gelecek adına sevindirdi.
Görünen o ki milletimiz 7 Haziran seçimini dört gözle bekliyor. Milletimiz, sandıkta hakkına sahip çıkmaya hazırlanıyor. Rabbim hayırlara vesile eylesin. Âmin.
Uğur Kepekçi
29 Mayıs 2015