“Nefisini bilen rabbini bilir” hadisi şerifi üzerinde çok düşünülmesi gereken çok önemli tespittir. Bazıları bu sözün hadis olmadığını savunadursun. Bu söz anlamına gelen o kadar ayet ve hadis var ki önemli olan vermek istenilen doğru mesajdır. “Nefsini bilen rabbini bilir” buyruğunun madalyonun diğer tarafından bakınca “Nefisini bilmeyen Rabbini bilemez” anlamı çıkar. Rabbini bilmeyen neyi bilir ki? Nefis, Yaratan ile yaratılan …
DevamıYasin sûresinin faziletleri
Bu makalemizde de Kur’an-ı Kerimden Yasin suresinin faziletleri hakkında Peygamberimizin (Sallallahu Aleyhi ve Âlihi) hadislerinden bazılarını paylaşalım: “Her gece Yâsin-i Şerîf-i okuyan mü’min mağfiret olunur.” (Beyhakî, Şuab, II, 480) “Yasin Suresini Allah rızasını gözeterek okuyan kimsenin -kul hakları hariç- geçmiş günahları bağışlanır. Onu ölmek üzere olanlarınızın yanında okuyunuz.” (Suyuti, Cami’ussağir, 6/200, no.8937) “Yasin-i Şerif-i okuyanın geçmiş günahları affedilir.”(Darimi, Fedaiü’l-Kur’an, 21;) …
DevamıHayat, bir nefestir!
Dünya, eşi benzeri daha önce yaşanmayan salgın ölümlerin yaşandığı, sosyal hayatı derinden etkileyen yansımaları ile birlikte bütün hızıyla insanlık alemini tehdit etmeye devam ediyor. Elbette bu süreçte en çok zarar gördüğümüz, yürekleri dağlayan, düştüğü yeri yakan can kayıplarıdır. Öyle bir kader tecellisiyle karşı karşıyayız ki; giden her can veda bile etmeye fırsat bulamadan gidiyor. Elbette her canın Allah katında bir …
Devamıİbadet yükümlülüğü ölünceye kadardır
İbadetlerin sırları ve hikmetleri vardır. Mesela namaz kişiyi Allah’a yaklaştırır, ruhu ve iradeyi güçlendirir, insanı sabra ve şükre alıştırır. Özellikle cemaatle kılınan namaz topluluk bilincini geliştirir, sosyal dayanışmaya katkı sağlar. Oruç, insan sağlığını olumlu yönde etkiler, yoksullara yardım duygularını geliştirir ve yokluk içinde yaşayan insanların halini daha iyi anlamamızı sağlar. Zekât insanın cimrilik ve bencillik gibi olumsuz duygularından kurtulmasına yardımcı …
DevamıSon nefeste söylemezse bu diller
Zikrin faziletleri hakkında birçok hadisi şerif vardır. Bu cümleden olmak üzere Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuşlardır: “Size amellerimizin en hayırlısı Rabbinizin nezdinde en temizi derecelerini en çok yükselten altın gümüş tasadduk etmekten daha hayırlı ve daha düşmanınızla karşılaşıp sizin onların boyunlarını onların sizin boyunlarınızın vurmasından daha hayırlı bir şey haber vereyim mi?” Ashap nedir o ya Resûlullah dediler. O da “Allahu …
DevamıSon nefes ve zikrullah
Yaratılan her başlangıcın bir sonu vardır. Ezeli ve ebedi olan sadece Allah’tır. Madem yaratılmakla başlayan bir hayat sahibiyiz bizi de diğer canlılar gibi ölüm denilen bir son beklemektedir. Bu bir kuraldır. İnanmakla inanamamak bu ilahi taktiri (kuralı)değiştirmez. Değişen, kişinin bu konudaki niyet ve davranıştaki yol haritasıdır, o da kişinin ahiretteki yerini belirleyecektir. Hayatın noktalandığı an olan son nefes bu itibarla …
DevamıAz zikretmenin getirdiği nifak (3)
Zikre ve zikir ehline düşman olan, onları hakir gören, küçümseyen kimseler büyük bir sapıklık içerisindedirler: “Kalpleri Allah’ın zikrine karşı kaskatı kesilmiş olanların vay haline! Onlar apaçık bir sapıklık içindedirler.” (Zümer/22) Aynı şekilde Allah’ı zikre yönelenleri hedef alıp onları taşlamak, haklarında ileri geri konuşmak, onlara savaş açmak, Allah’a savaş açmak manasındadır. Zikir hayattır, saadettir, huzurdur. Zikirden uzak olmak ise en büyük …
DevamıAz zikretmenin getirdiği nifak (2)
“Gerçek şu ki, iyice temizlenen, Rabbinin adını zikredip de namaz kılan, kurtulmuştur.”(A’la/14-15) Bu âyette kurtuluşa vesile olarak nefisle mücahade, Allah’ın adını zikir ve namaz kılmak sayılmaktadır. O halde yapılması gereken, gaflete düşmemek için “Rabbini gönülden, korkarak, içinden hafif bir sesle sabah akşam an (zikret), gafillerden olma.” (Araf/205) ilahî hitabına kulak vermektir. Yine, münafıklar Allah’ın zikrinden gafil oldukları ve zikri unuttuklarından …
DevamıAz zikretmenin getirdiği nifak (1)
Bugüne kadar zikrullah hakkında gerekli ütün konulara az da olsa değindik. Zikrullahın insana kazandırdığı değerlere faziletlere zikrullah meclislerinin ne kadar önemli meclisler olduğuna gerek ferdi gerek cemaat olarak Allah’ı anmanın insan neler kazandığına değinmeye çalıştık. Elbette her okuyanın aynı seviyede anlayabileceğini ya da aktarılan değerli fikirlerin herkes tarafından kabulünü beklemek çok saflık olur. Bizim gayretimiz, gönlünde hidayet kırıntıları olan iman-amel, …
DevamıTefekkür ve zikrullah
Bir hadisi şeriflerinde Peygamberimiz (Sallallahu aleyhi ve âlihi) şöyle buyurur: “Bir saat tefekkür bazen bir sene ibadetten daha hayırlıdır.” (Suyutî, Camiu’s-Sağir, II/127) Tefekkürü sadece kelime karşılığı olarak anlamaya çalışırsak çok büyük yanılgılara düşeriz. Çünkü TDK sözlüğünde tefekkür kelimesinin karşılığı doğru ama sadece sözlük anlamında kalınırsa gayet yetersiz anlaşılır. TDK da tefekkür: Düşünmek olarak geçer. Eğer bu hadisi şerifte geçen tefekkürün …
DevamıSeyr-ü sülûk, vuslat ve zikrullah (3)
Kulluk gerçek manasıyla yaşanınca, kul ibadetlerle Allah’a yaklaşır. O’na yaklaşma gayreti içinde olan kuluna ise Cenâb-ı Hakk koşarak gelir. Nitekim bir kudsi hadiste şöyle buyuruluyor; Enes (r.a.) rivâyet etmiştir: Peygamber Efendimiz (s.a.a.) buyuruyor ki: Allah buyurdu: Kul, Bana bir karış yaklaşırsa, Ben ona bir arşın yaklaşırım; Bana bir arşın yaklaşırsa, Ben ona bir kulaç yaklaşırım; kul Bana yürüyerek gelirse, Ben …
DevamıSeyr-ü sülûk, vuslat ve zikrullah (2)
Cenab-ı Hakk, madde kalıbımızdan evvel ruhlarımızı yarattı. Ve onlara sordu: “…Ben sizin Rabb’iniz değil miyim? (Onlar da), (ruhlar) Evet (buna) şâhit olduk, dediler.” (Araf /172) Bütün insanlar bu sebeple, bilerek veya bilmeyerek Rabb’ını arıyor. Beşeriyet bu arayışta yanılmasın, doğruyu bulsun diye de Cenâb-ı Hakk insanlığa peygamberleri ve de onların yolunu takip eden insanı kâmilleri göndermiştir. O hâlde denilebilir ki, peygamberler …
DevamıKU’RAN-I KERİM PEYGEMBERE İTAATİ EMREDİYOR
Kur’an insanlara ve cinlere Allah tarafından bir hidayet rehberi olarak gönderilmiştir. O taktirde göndereni, getireni ve tasdik edeni bir bütün olarak kabul etmek zorundayız. Hükmüne karar veren Allah, tasdik edici ve uygulayıcı elçileri seçmiş, mesajını emanet ettiği melek Cebrail’i vasıta olarak tercih etmiştir. Bu vahiy zincirini inkâr etmek ya da “biri bize yeter demek” birini kabul edip, diğerini yok saymak, …
DevamıSeyr-ü sülûk, vuslat ve zikrullah (1)
Bugüne kadar yaratılış, ayrılık, arayış, masivadan kurtulmak gibi çok önemli konuları Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın şaheserlerinden bilgileri aktarmaya çalıştık. Bu bölümde de Zikrullah ile alakalı bir başka konuya kapı aralayacağız. Tasavvuf dilinde nefsin terbiyesi ve gönül yolculuğu anlamında kullanılan seyr-ü sülûk ile zikrullah arasındaki ilişkiye değineceğiz. Derdi Allaha vuslat olan, gönül yolculuğunu önemseyenlere değerli bilgiler aktaracağız inşallah. “İnsanın yaratılış …
DevamıMasivadan kurtulmak Zikrullahla olur (4)
Bu bilgiler ışığında dünya ahiret dengesini sağlıklı kurmak dünya malını Allah’ın rızasına kavuşmak için vesile kabul etmek, mal mülk sevgisini kalbine değil cebine koymak kulluğun şiarı olduğunu anlıyoruz. Merhum Haydar Hocamız, sohbetlerinde dünyayı denize benzetirdi kalbi gemiye. “Geminizi suyun üstünde yüzdürür içine su girmesine engel olursanız ondan faydalanırsınız. Eğer gemiyi koruyamaz içine su girmesine müsaade ederseniz gemi de batar, siz …
Devamı