Rahmet, mağfiret, cehennemden azad!

Alemlere Rahmet Hazreti Muhammed(sav) Efendimiz bir Hadisi Şeriflerinde, Ramazan ayının önemine binaen şöyle buyurur;

“Ramazan ayının başı rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennemden kurtuluştur.” (İbn Huzeyme, Sahih, Sıyam, 3/191, No:1887).

Zaman su gibi akıp gitmekte, zamanı gereği gibi uyanıklıkla değerlendirenler istifade etmekte, gaflet içerisinde bulunanlar ise sadece bakakalmaktadırlar. Bu ayda; rahmetin, bereketin diğer aylara ve zamanlara nazaran daha fazla olduğu beyan edilmiştir;

Bir hadislerinde Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki:

“Ademoğlunun her ameli katlanır. (Zira Cenab-ı Hakk’ın bu husustaki sünneti şudur:) Hayır ameller en az on misliyle yazılır, bu yediyüz misline kadar çıkar. Allah Teâla Hazretleri (bir hadis-i kudside) şöyle buyurmuştur: “Oruç bu kaideden hariçtir. Çünkü o sırf benim içindir, ben de onu (dilediğim gibi) mükâfatlandıracağım. Kulum benim için şehvetini, yiyeceğini terk etti” (Kütübü site; 3082)

Yüce Peygamber; biz kullara adeta, “Uyanık olun, size sunulan bu fırsatları sonuna kadar değerlendirin” ikazında bulunmaktadır.

Ebu Hureyre’den (ra) rivayet edilen bir Hadisi Şerifte de şöyle buyurulmuştur:

Resul-i Ekrem (s.a.v.) minbere çıktı ve:

“Âmin, Âmin, Âmin!” dedi.

Resul-i Ekrem’e sordum; Ey Allah’ın Resulü (s.a.v.) Minbere çıktınız ve üç kere âmin dediniz! (Bunun hikmeti nedir?)? dendi. Bunun üzerine O (s.a.v.):

“Cebrail bana geldi ve: ‘Kim Ramazan ayına yetişir, affa uğramaz ve sonunda ateşe girerse, Allah onu uzaklaştırsın!’ dedi ve bana: ‘Sen de âmin de!’ dedi, ben de: ‘Âmin!’ dedim.

Sonra: ‘Kim anne ve babasına yetiştiği halde onlara iyilik etmez, sonunda ölür ve ateşe girerse, Allah onu uzaklaştırsın!’ dedi ve bana: ‘Sen de âmin de!’ dedi, ben de: ‘Âmin!’ dedim.

Sonra da: ‘Sen yanında anıldığın halde sana salavat getirmeyip, ölen sonunda da ateşe giren kimseyi Allah uzak etsin!’ dedi ve bana da: ‘Sen de âmin de!’ dedi, Ben de: ‘Âmin!’ dedim.” (Ahmed b. Hanbel, Müsned,2/254; Tirmizi, Daavat, No:2539.)

Rahmet ve bereketin en yoğun bir şekilde tezahür ettiği, ayetler ve hadisi şeriflerle haber verildiği, Ramazan ayında fırsatları değerlendiremediğimiz taktirde, normal zamanda işimizin biraz daha zor olacağı muhakkaktır.

Allah’ın rahmet ve mağfiret kapısının sürekli açık olduğu muhakkaktır ama o kapıdan girmenin kolay olduğu zamanlar vardır, zor zamanlar vardır. Kapının önünde engeller vardır, yol kesenler vardır. Ama Ramazan’da yol kesenlerin fonksiyonu en aza indirilmiştir.

“Ramazan ayı girdiği zaman cennet kapıları açılır; cehennem kapıları kilitlenir, şeytanlar zincire vurulur.” (Buhârî, Müslim)

Her an ve her fırsatta kendimizi muhasebe etme imkânı bulmalıyız. Bir dahaki Ramazan’a kim öle, kim kala!.. Cenneti kazanmak için, fırsatlar kaçmış değil.

Haydi ne duruyorsunuz gayret edin, ibadet edin, günahlarınıza tövbe edin! Böylelikle rahmet mağfiret ve cehennemden azat olmanın yolunu yakalamış oluruz.

SESLİ DİNLEMEK İÇİN

Önerilen Makale

Hakkımı helal etmiyorum

Türk siyasetinde işler, hiç olmadığı kadar farklı mecralarda seyrediyor. Bu süreç ve gelinen nokta sizlere …