Uğur Kepekçi
Çocukluğumuzdan bu yana bildiğimiz bir şey var. O da 1 avuç toprağı, az bir nüfusu olan ancak neredeyse bir dünyanın cesaretlendirdiği İsrail var.
Bir dünyanın cesaretlendirdiği İsrail var ifadesi; sadece Yahudi, Hristiyan, Mecusi, putperest, dinsiz, imansız milletler değil Müslümanları da kapsıyor.
Gerek iktidar gerek meclis içi muhalefet bunu görmekten acizdir. Ya da “mış gibi yaparak” bilerek bir görev icra etmektedir.
Değerli dostlar, gerçek gündemi Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) lideri Av. Hüseyin Baş, her fırsatta doğru değerlendiriyor.
Makalemizin başlığındaki “İsrail’i kimler cesaretlendiriyor?” Sorusunun cevabını da Sayın Hüseyin Baş çok net olarak veriyor.
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş, İsrail’e İslam dünyasında gösterilen tepkileri sosyal medya hesabından değerlendirdi.
Tepkilerin cılız ve ciddiyetsiz olduğunu ifade eden Hüseyin Baş, bu tür tepkilerin katil İsrail’i daha güçlendirdiğini belirtti.
BTP lideri Hüseyin Baş, X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullanıyor:
“İran saldırıları başladı ama kripto piyasaları pek etkilenmedi. Anlaşılan saldırıları ciddiye alan pek kimse yok ve ciddiyetsiz bütün girişimler katil İsrail’i daha da cesaretlendiriyor aslında. Tıpkı bizimkinin esip gürleyip Kürecik radar üssüne dokunmaması gibi…”
İsrail, neyi ne zaman yapacağını söylemeden canının istediği yerde istediği eylemi yapmakta, istediği kimseyi en korunmalı yerde de olsa ortadan kaldırmaktadır. Karşılığında ipe un asmaktan öte gitmeyen tepkiler. Sonuç; İsrail’in yaptığı yanına kâr kalmakta ve daha da cesaretlenmektedir.
İran defalarca içerden, dışardan vuruldu. Bir yerde namusuna tecavüz edildi. İntikam yeminleri ediliyor, “başkentine girerim” “İsrail’i haritadan silerim” diyor. Saatini ilan ederek şu saate şuraya şu kadar füze atacağım deyip milletin aklıyla alay edip İsrail’i cesaretlendiriyor. Çünkü İsrail bunun sadece bir blöf olduğunu biliyor.
Sayın Cumhurbaşkanımız “Biz nasıl Karabağ’a girdiysek, nasıl Libya’ya girdiysek bunun benzerini aynen onlara da yaparız. Yapmamak için hiçbir şey yok. Sadece biz güçlü olmalıyız ki bu adımları da ne yapalım?” diye esip gürlüyor. Bu tavırlar bile İsrail’i cesaretlendiriyor.
Sayın Cumhurbaşkanımıza İsrail’in verdiği tepki sıradan bir tepki değildir. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Cumhurbaşkanına “Erdoğan, Saddam Hüseyin’in izinden gidiyor ve İsrail’e saldırı tehdidinde bulunuyor. Orada ne olduğunu ve nasıl bittiğini hatırlamasına izin verin” paylaşımı yapacak kadar küstahlıkta ileri gidiyor. Bizimkiler yine lanetliyor, tepki ortaya koyuyor ama icraat yoktur.
Beyler, bırakın efelenip durmayı. Milletin artık “one minüt” (bir dakika) numaralarına karnı tok. Konuşmayı bırak; suyunu kes, ticaretini kes, üsleri kapat.
Aklımızla alay etmeyin! “İsrail’e girerim” diyeceğinize, İsrail’in bize giren kısmını çıkarın yeter (!)
