Uğur Kepekçi
Rahmetli Prof. Dr. Haydar Baş Hocamıza Allah’ımın büyük bir lütfu olarak gördüğüm; eksenli yıllarda gayet mütevazi, küçücük evimde misafir kaldığı bir gecede sorduğum bir soruya verdiği cevap hatırıma geldi. paylaşmadan geçmeyelim, umulur ki başta kendimiz sonra da dostlar ibret alır.
Hani peygamberimizin bir hadisinden bahsedilir “cahiller cesur olur” diye. Bizim de cahillik dönemimizdi o zaman. Kitaplarda anlatılan nefsin hallerini, manevi özellikleri bir türlü yaşayamıyordum. Başkaları acayip şeyler anlatıyordu. Ben de kendimi sorgulayıp duruyordum.
Haydar Hocamızın hoşgörüsüne sığınarak soru sordum:
“Muhterem hocam size tasavvufla alakalı bir sorum olacak. Çok kafamı kurcalayan bir şey. Etrafımda değişik şeyhlere tabi, kendince yollar bulmuş arkadaşlarım var. Bazen bana öyle haller öyle rüyalar anlatıyorlar ki; aklım şaşıyor. 3 günlük, yola girmiş acayip şeylerden bahsediyorlar. Bunların hükmü nedir. Gerçekten böyle bir şey olur mu?” dedim.
Önce bana güldü sonra anlatmaya başladı: “Bak oğlum tasavvuf yolu takva yoludur. Öyle sıradan adamlar, hele de belli bir çile dönemi yaşamadan makam mevki gibi hallerden bahsedenler ya yalan söylüyor ya da cinlerin elinde oyuncak oluyor. Yunus dergâha 40 sene odun taşımış, diğer dervişler maşallah ne kadar da çabuk ermiş demişler. Bu yollarda elde edilecek muhabbet, güzel haller yaşamadan önce onu taşıyacak hale gelmesi için mutlaka çileyle, belayla, zorlukla denenir. Allah rahmetini çile kabuğu içine gizlemiştir. İstisnalar hariç, çilesiz elde edilenler de geçicidir, oyun oyuncak şeylerdir. Kalıcı şeyler değildir. Sana böyle şeyler anlatan, daha işin başında olan samimi arkadaşların varsa söyle onlara gitsin kendilerine doğru bir kapı, kâmil bir mürşit bulsunlar.”
Gerçekten de böyle değil mi? Hangi peygamberin hayatında, hangi sahabenin hayatında hangi Ehl-i Beyt imamının ya da taraftarının hayatında rahatlık var. Hep çile hep çile. Allah sürekli aşklarını denemiş. Biz kâmil insanların imtihanına dahil edilsek, Allah muhafaza her parçamız bir yere saçılır herhalde…
Dağına göre kâr misali bizim gibi aciz kulları Allah küçücük şeylerle imtihan ediyor ona bile dayanmakta zorlanıyoruz. Bir yerimiz ağrısa ahımız feryadımız arşa çıkıyor. Ayağımıza taş değse kafamız kırılmış gibi şikâyet ediyoruz. Allah, gerçekten kendine dost olan kamiller sayesinde bize yardım ediyor da daha kolay muhabbet elde ediyoruz.
Çilesiz olmaz ama Allah çilemizi kolay eylesin; gülü sevdirsin ki dikenine katlanacak tahammül gücümüz ve aşkımız olsun.
Uğur Kepekçi
