Değerli dostlarım, aşağıda okuyacağınız makaleyi tam 10 sene önce kaleme almışız. Başlık olarak kullandığımız ifade “Yanlışın bedelini birlikte ödüyoruz” (26.06.2014 / Yeni Mesaj Gazetesi).
“Türk Milleti tarihte olmadığı kadar çaresiz kalmış gerek iç gerek dış sorunların üstesinden gelebilecek plan ve projeden yoksun, haçlı batının kuklası olmuş bir vaziyettedir. IŞİD denen bir bela terör örgütü bile bu aziz milletle alay eder vaziyettedir…
Devleti idare edenlerin bölge hakkında verdikleri yanlış kararlar neticesinde oluşan boşlukta, çeşitli terör örgütleri oluştuğu için siyasilerimiz sağlıklı bir çözüm de oluşturamamaktadır.
Sık sık dile getirdiğimiz bir gerçeğin tekrar altını çizmekte fayda görmekteyiz: “Fertlerin yaptıkları yanlışların faturasını yine fertler öder. Ve belki de az bir zararla geçiştirilebilir. Ancak devleti yönetme konumunda bulunan siyasilerin yaptıkları yanlışların bedelini sadece kendileri değil millet olarak birlikte ödemek zorundayız.
Bu sebeple siyasilerin ‘ben yaptım oldu, ben istedim oldu’ deme lüksü yoktur. Attıkları adımları, gittikleri yolları kırk ölçüp bir biçmek konumunda olmalıdırlar.
AKP hükümetinin elde ettikleri meclis çoğunluğuyla ‘güç bende’ deyip kendilerince bir tavır sergilemeleri yüzünden devlet ve millet olarak çok ciddi riskler almış konumdayız. IŞİD-EL KAİDE vs. terör örgütleri bu yanlış hesapların sonucunda meydana gelmiş neticelerdir.
Korkumuz o ki bölgede oluşan bu risk sadece bugün değil sürekli olarak hem bölge halkını hem de milletimizi tehdit edecektir. Bu oluşan riskli durumda siyasilerin olduğu kadar vatandaşımızın da çok ciddi payları vardır. Çünkü bizi idare eden siyasiler uzaydan gelmedi. Onları başımıza vatandaş seçerek getirdi.
Seçim zamanları geldiği zaman gece gündüz demeden uyarıyoruz: “Aman ha dikkat edin. Seçimde akılcı davranın. Eğer günü kurtarmak mantığıyla davranır, basit çıkarlar uğruna hak etmeyenleri başımıza getirirseniz bunun bedelini millet olarak birlikte öderiz” diye adeta yalvarıyoruz.
Ama vatandaş yine kafasına göre oy kullanıyor. Gördüğünüz gibi millet olarak faturasını birlikte ödüyoruz. Hâlbuki asla çözümsüz değilsiniz. İçte ve dışta bütün sorunların üstesinden gelecek fikir ve mana lideri Bağımsız Türkiye Partisi Lideri Prof. Dr. Haydar Baş hemen yanı başınızdadır. Yapacağınız iş demokratik yollardan onu başa getirmektir.
Böylece sorunların üstesinden geleceksiniz. Eğer sandık önünüze konuğu zaman doğru tercihte bulunmazsanız bu ve benzeri bedelleri ödemeye devam ederiz. Türk milletinin demokratik haklarını akılcı ve doğru kullanmaktan başka çaresi yoktur. Aksi halde bizi gelecekte daha kötü günler beklemektedir.”
10 yıl önce yazdığımız makalenin son cümlesi “Aksi halde bizi gelecekte daha kötü günler beklemektedir.”
Değerli dostlar, biz bu tespitleri laf olsun torba dolsun diye yapmıyoruz. Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın fikir ve gönül eğitiminden aldığımız doğru ölçülerle yapıyoruz, söylüyoruz, yazıyoruz.
Siyasi iktidar sahipleri, o dönemlerde yanlış politikaları yüzünden önce Arap Baharı kapsamında Esad’ı devirmek için bölgeye ABD ve diğer emperyalist ülkelerin gönderdiği İŞİD belasına dolaylı destekler verdiler. Sonra İŞİD’i devirmek için başka guruplarla anlaşmalar sağladılar. Çıkarılan iç savaş sebebiyle Suriye vatandaşlarını ülkelerinden göç ettirdiler. Güzel ülkemin sessizce işgal edilmesine göz yumdular. Yanlışlar çığ gibi büyüyünce şimdi de biz bunları nasıl yollarız derdine düştüler.
Bu yaşanan olayların tamamının sorumlusu hükümettir. Ancak AKP hükümetini ve liderini yıllardır iktidarda koyup başımıza türlü belalar açan da halktır. Bedelini ödeyen dün de milletti bugün de millet. Demek ki değişen bir şey yoktur. “Eski tas eski hamam!”