“Müminler kurtuluşa ermiştir” makalemizden sonra “namaz ve kurtuluş” makalesini yazdık. Mu’minun suresinde bahsi geçen müminin vasıfları arasında yer alan diğer şart zekâttır. Bu sebeple kurtuluş için mümin olmak mümin olmak için de diğer şartlarla birlikte zekât vermek bir zorunluluktur. Bu makalemizde de müminin vasıfları arasında zikredilen zekâtın öneminden bahsedelim istedik. Allah’ın Sevgilisi de (s.a.v) bir hadis-i şeriflerinde, “İslam beş esas …
DevamıNamaz ve kurtuluş
“Müminler kurtuluşa ermiştir” makalemizde kurtuluşa ermenin ilk şartının inanan bir mümin olmaktan geçtiğinden, mümin olmak için de gerekli şartları yerine getirmek gerektiğinden bahsetmiştik. Bu makalemizde Mu’minun suresinde geçen müminin vasıfları arasında bulunan namaz hakkında birkaç bilgi paylaşmak istedik. Mu’minun suresinde 1. ve 2. ayette “Gerçekten müminler kurtuluşa ermiştir; Onlar ki, namazlarında huşû içindedirler” buyurulduktan sonra 9. ayette de “Ve onlar …
DevamıMüminler kurtuluşa ermiştir
Yüce kitabımız Kur’an bizlere dünyada huzur içinde yaşamanın, ahirette cennet nimetleriyle buluşmanın, ebedi saadete erişmenin yollarını göstermiştir. Akıl sahipleri için onun kutlu yolunu takip etmekten başka çıkar yol yoktur. Kurtuluşun yolu tarif edildiği halde bugün insanlık bunalımdaysa, çözümsüzlük içinde kıvranmaktaysa, ahiret yurdunda cennetteki yerini garantiye alamıyorsa; bunun sebebini kendinde aramalıdır. Çünkü insanlık Kur’an ile buluşmaktan, bütünleşmekten, onun mesajını anlamaktan çok …
DevamıHer zaman geçer akçe doğruluktur
Ahir zaman alametlerinin yoğun bir şekilde zuhur ettiği zamanımızda en zor olan şey nedir diye bir soru yöneltilse; hiç düşünmeden verebileceğim cevap doğruluktur. Her şartta her dönemde ve her yerde doğru olmak doğru kalmak doğruluğa hizmet edebilmek gerçekten de zor bir iştir. Bu sebeple insanlığın var oluşundan kıyamete kadar en geçerli akçe doğruluktur diyebiliriz. Âlemlere Rahmet Hazreti Muhammed (s.a.v.), bir …
DevamıKoruma zırhı delinirse
Madde ve mana âleminde korunmak, inkâr edilemeyecek kadar önemlidir. Bu konuda tıp literatüründe “koruyucu hekimlik” olarak bir tabir de kullanılır. Konunun önemini en güzel ifade eden “tedbir tamirden daha ucuza mal olur” ifadesidir. Soğuk havada üşütmemek için sıcak tutacak elbise tercih edilmediği zaman hastalanırız. Canımızın yanması bir tarafa hem iş kaybı hem maddi manevi kayıplarla karşılaşmak mukadderdir. Yağmurlu havada şemsiye …
DevamıGöçmen politikasının yansımaları
Dünyanın hiçbir yerinde göç ve mülteci meselesi bu kadar keyfi uygulamalara tabi değildir. Ve dünyanın hiçbir yerinde vatandaş olmak bu kadar kolay değildir. Bu sebeple bu yolun sonunun hayırlı olmayacağını bilmek için özel bir yeteneğe de sahip olmaya gerek yoktur. Son zamanlarda memleketimizin her köşesinde kaçak göçmenler yakalanmakta, yakalananların sözde sınır dışı yapıldığı söylense de demek ki yakalanmayanlar şimdilik paçayı …
DevamıPeygambere salavat vekâlet ilişkisi
Peygamberimizin âlemlere rahmet oluşu, uyarıcı ve müjdeci oluşu, kolaylaştırıcı, iyiliği emredici, kötülüğü yasaklayıcı, güzel ahlak sahibi olduğu, adalet ve merhamet timsali olduğu hakkında birçok ayeti kerime mevcuttur. Al-i İmran suresi 31. ayette de Peygamber’e tabi olmanın Allah’ın sevgisine ve affına sebebiyet vereceği hakkında ayet de mevcuttur: “Ey Resulüm! İnsanlara de ki: Eğer Allah’ı seviyorsanız, bana uyun ki, Allah da sizi …
DevamıAtatürk ve zaferleri anlamak
30 Ağustos Zafer Bayramı’nı millet olarak coşkuyla kutlamanın gururunu yaşıyoruz. Kazanılan zaferlerin gayesinin anlaşılması, korunabilmesi ve ileri ufuklara ulaşılmasında gaye edinilebilmesi konusunda Gazi Mustafa Kemal Atatürk‘ün çok önemli bir uyarısı mevcuttur; “Hiçbir zafer gaye değildir. Zafer, ancak kendisinden daha büyük olan gayeyi elde etmek için gerekir en belli başlı vasıtadır. Gaye, fikirdir. Zafer, bir fikrin istihsaline (elde edilmesine) hizmeti nispetinde kıymet …
DevamıAdalet ve emanet hakkında
Bir önceki makalemizde “Amaç aracı meşru kılar mı?” diye sormuş, Peygamberimizin uygulamalarında amacın aracı meşru kılmadığını, doğruya varmak için Onun ve Ehl-i Beyt‘inin yanlış yollara sapmadığını izah etmeye çalışmıştık. Bu konunun bazı örneklerle biraz daha açıklığa kavuşmasını sağlamak istedik. Çünkü bu konu İslam toplumlarında en fazla istismar edilen, güç sahiplerinin güçlerini korumak adına başvurdukları sıradan bir iş haline dönüşmüştür. Güç sahipleri …
DevamıAmaç aracı meşru kılar mı?
İslam’ı tebliğ ettiğini zanneden bazı akıl fukaraları sözüm ona amaçlarına ulaşmak için yanlış yollara saparak yanlışı meşrulaştırma çabasına düşmüştür. Bu düşünceye sahip olanlar yanlış metotlar uygulayarak örnek almamız gereken Hz. Peygamber’e muhalif tavır sergilemektedirler. Gidilen yolun yanlışlığı sebebiyle de istenilen netice elde edilememektedir. Gerek İslam’ı yaşamada gerek davette kullanılan yanlış metotlar, fertten topluma birliği değil dağılmayı ve yanlışın meşruymuş gibi …
Devamı