Ramazan’ın sonuna yaklaşırken

Henüz bir ay geçmeden önce Ramazan’ın ilk günlerinde duyduğumuz şu hadisi şerifle sevindik:

“Ramazan ayı girince göklerin kapısı (başka bir rivayette Cennetin kapıları) açılır, Cehennemin kapıları kapanır, şeytanlar zincire vurulur” (Buhari, Savm, V)(3088)

Başka hadisi şeriflerde ise tutulacak oruçların faziletini şu şekilde öğrenmiştik:

“Her iftar vaktinde Allah tarafından (cehennemden) azat edilen kimseler bulunur. Bu, (Ramazan’ın) her gecesinde olur.” (Kütüb-i sitte / 6472)

“Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: “Kim Allah Teâlâ yolunda bir gün oruç tutsa, Allah onunla ateş arasına, genişliği sema ile arz arasını tutan bir hendek kılar.” (Kütüb-i sitte / 3084)

Kıymet bilenler açısından; tutulan oruçlarla, okunan Kur’an’larla, kılınan teravihlerle, yapılan hayır hasenatlarla; dolu dolu günler geçirdiğimizi umuyoruz.

Peygamberimiz, Sahabe Efendilerimizin şahsında bir Ramazan ayı başlangıcında bu ay içerisinde gizlenmiş olan bin aydan daha hayırlı Kadir Gecesinin bulunduğu müjdesine vererek ümmetini uyarmıştır. Hz. Enes İbnu Malik (r.a) anlatıyor:

“Ramazan ayı girmişti. Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: “Bu mübarek aya girmiş bulunuyorsunuz. Bu ayda bir gece vardır ki bin aydan hayırlıdır. Bu gecenin hayır ve bereketinden mahrum kalan bir kimse, bütün hayırlardan mahrum kalmış gibidir. Onun hayrı ise sadece (uhrevi saadetten) mahrum kimseye haramdır.” (Kütüb-i-sitte 6473)

Kadir gecesinin bizlere veriliş sebebini yine Efendimiz (s.a.v.) şöylece haber vermiştir.

İmam Malik in Muvatta’da kaydına göre şu rivayet kendine ulaşmıştır:

“Hz. Peygamber (s.a.v.)’e ümmetinin ömrü gösterilmiş. Resulullah (s.a.v.), önceki ümmetlerin ömrüne nispetle kısa olduğu için, amelde onların uzun ömürde islediklerine yetişemezler diye bu ömrü kısa bulmuş. Bunun üzerine Cenabı Hakk bin aydan hayırlı olan Kadir Gecesi’ni vermiştir.” (Kütüb-i sitte / 866)

Kadir Gecesini içinde barındıran, Ramazan’ın bu son günleri değerlendirmek, için diğer zamanlara göre daha fazla gayret ortaya koymak gerekmektedir.

Tutulan oruçların ne manaya geldiğini, bu ayda yapılan ibadet ve taatlerin kıymetini; ciddiyetle gözden geçirmek zorundayız. İyilik, kulluk ve ibadet anlamında; hiçbir eylemi erteleme şansımız yoktur. Bırakın seneye Ramazan’a ulaşmayı, bir an sonrasına bile garantimiz yoktur. Rabbim bu mübarek Ramazan ayını bizden memnun olarak tamamına erdirsin.

Önerilen Makale

Güneş balçıkla sıvanmaz

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, dünya tarihinde eşine rastlanmayan bir milli mücadeleyle bizlere üzerinde yaşayabileceğimiz bir …