Bir önceki makalemizde Anayasa tartışmaları hız kesmeden devam ederken milletimizin hazmetme kapasitesinin ölçüldüğünden bahsetmiştik.
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Sayın Hüseyin Baş’ın Sözcü TV’deki tespitinde kullandığı ifade bizi ziyadesiyle düşünmeye sevk etmiştir. Sayın Hüseyin Baş’ın ifadesini tekrar yazalım okumayan duymayan kalmasın.
“Bir irade Erdoğan’dan bu anayasa değişikliğini yapmasını istiyor. Benim inancım bu, bu irade ülke için faydalı bir irade değil, milli bir irade değil, ülke içi bir irade değil, tamamen emperyalist bir irade ve bunlara bir şeyler yaptırıyor ve şu anda makas değiştiler. Türkiye’deki durum bu, şu an makas değişti ve bir şeyler olacak ama hayırlı bir sürecin başlamadığını söyleyebilirim.”
Aman Allah’ım bu ne korkunç akıbet. Aklı olan ya böyle olursa diye tefekkür edip buna engel olmak için gerekli hukuki ve siyasi çalışmalarda yer almalıdır.
Sadece Sayın Hüseyin Baş değil BTP kadroları gerçekleri halkımıza haykırmaya, uyarmaya çalışmaktadır.
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkan Yardımcısı Sayın Ömer Eyercioğlu yaptığı açıklamada bakın ne diyor:
“Açılan tartışma gerçekten son derece vahimdir. Bu, ülkenin şu an gelmiş olduğu noktada, dünya konjonktüründeki olaylar da göz önüne alındığında son derece mesnetsiz, gereksiz bir tartışma konusudur.
Neye ihtiyacımız var? Bakın her birimize her gün yeni vergiler, yeni harçlar dayatılıyor. Bu ekonomiyi nasıl düzelteceğiz, bu problemleri nasıl çözeceğiz asıl mesele buradadır. Ama ne yazık ki bugün ülkenin hem iktidarı hem muhalefeti bu konuda çözümsüzdür. Bunun bir tek çözümü var. Bu ekonomik sistemde köklü bir değişiklik yapmaya ihtiyaç var ve bu da yepyeni bir sistem gerektiriyor. Yepyeni bir anayasaya değil yepyeni bir ekonomik sisteme Türkiye’de ihtiyaç var, yepyeni bir ekonomik anlayışa ihtiyaç var. O ekonomik sistemin adı da Prof. Dr. Haydar Baş’ın tüm dünyada kabul görmüş Milli Ekonomi Modeli’dir. Türkiye’nin kalkınması için bu ekonomik sistemin bir an önce devreye girmesi zaruridir aksi takdirde bu vergileri ödeyecek toplum da kalmadı.
Siz kredi kartının limitinden bile vergi almaya kalkarsanız buna herkes güler, bütün dünyaya rezil olursunuz, böyle bir şey olmaz. O zaman sokağın başında oturun ve her gelenden gölge vergisi isteyin, geçme vergisi isteyin, uzun boyludan vergi isteyin, kısa boyludan vergi isteyin yani ‘Biz bu parayı alacağız ama bir şekilde alacağız’ deyin. Siz istediğiniz kadar ceza, istediğiniz kadar faiz uygulayın alamazsınız. Kardeşim millet tükendi hala bunun farkında değiller. Onun için ben bu tartışmaları gereksiz ve mesnetsiz buluyorum ama iyi niyetli tartışmalar olmadığını da söylememiz gerekiyor.
Bu nedenle Profesör Doktor Haydar Baş Bey’in yıllardan beri önümüze koymuş olduğu görüşler ve fikirler doğrultusunda bu ülkeyi tekrar ayağa kaldıracak her türlü imkânımız var. BTP Genel Başkanı Sayın Hüseyin Baş’ın da söylediği gibi biz umutsuz değiliz, çözümsüz de değiliz. Hepsini yapabilecek kabiliyetimiz var, kadromuz var ama yeter ki milletimiz artık bu kayıkçı kavgalarını yapanları bir kenara boşa çıkartsın. Onlar kendi aralarında bu kavgalarına devam etsinler yeter ki bu millete zarar vermeyi artık bıraksınlar.”