Kimin malını kime veriyorsunuz?

Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin Baş sosyal medyada yine çok çarpıcı mesajlar paylaştı.

17 Ekim 2024’te “Yılın ilk 9 ayında dernek ve vakıflara genel bütçeden 24 milyar TL aktarıldı. Vergi rekortmenliğine sevindiğiniz insanlar 10 yıl rekortmen olsa da bu parayı geri ödeyemiyor. Bilmem anlatabildim mi?”

GaGa Haber’den “Türkiye, 2025’teki uzay çalışmaları için 5 milyar 52 milyon TL ayırdı” mesajını yeniden yayınlayarak 19 Ekim 2024’te bir mesaj daha yayınladı:

“Cemaatlere, vakıf ve derneklere yılda 30 milyar bütçe ayıran hükümet uzay çalışmalarına 5 milyar ayırmış. İstikbal göklerde diyen vizyondan istikbal gökdelenlerde diyen vizyonsuzluğa hızlı bir geçiş yaşadık.”

Türkiye’de perde arkasında dönen dolapları anlayamayan, perde önündeki tiyatroları seyrederek algı ile yönetilen beyinlerin ayıkması için Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Sayın Hüseyin Baş’ı takip etmek gerekiyor.

BTP lideri Sayın Hüseyin Baş, en sıcak gündemi en doğru şekilde değerlendirip feraset ve zekâsıyla siyasete yeni bir soluk kazandırmıştır.

Şimdi gelelim Sayın Hüseyin Baş’ın işaret ettiği konu hakkındaki görüşlerimize:

İktidar sahipleri vergi toplarken kimseye sorma lüzumu dahi görmeden istedikleri miktarı alıyorlar. Ama harcarken kimseye soran yoktur. Kardeşim kimin malını kime veriyorsunuz? Tüyü bilmemiş yetimlerin hakkını kafanıza göre harcayamazsınız.

Ama maalesef Atalarımızın dediği gibi “elinde düdüğü olan çalıyor.” Niye çaldın nasıl çaldın diye soran yok. Sorsan da gücün yoktur.

Şimdi birileri çıkacak vay din düşmanı vakıflara derneklere verilen parayı kıskanıyor. Seni gidi günahkâr falan filan diye atıp tutacak.

Dindarlık ve vatanperverlik adına gerçek mücadeleyi veren Prof. Dr. Haydar Baş Hocamızın kadrosu ve BTP lideri Hüseyin Baştır. Yani biziz…

Bizim itirazımız yönteme ve adaletsizliğedir.

Dini ve kültürel hizmetler gönüllülük esasına dayanır. Gücü olan kaynağını bulsun ve hizmetini yapsın. Hükümetin kendi tercih ettiği vakıflara ve derneklere milletin parasını aktarmaya hakkı yoktur.

Çünkü bu paydan ancak yandaş olan oy deposu olarak kabul edilenler istifade ediyor. Liyakat değil sadakat ve biat edenlere destek veriyorlar. Bizim de derneklerimiz var vakıflarımız var bırakın yardım almayı geçmişte neler çektiğimizi Allah da bilir onlar da bilir.

Dün FETÖ konusunda en büyük destekleri verip sonradan yanılanların, bugün verdikleri yardımlarla başka güçlerin oluşmasına katkı sağlamadıklarına nasıl inanacağız.

Yarın bu dernek ve vakıflar gücü ele geçirince bizi başka tehlikelere atarsa ne yapacağız? Allah göstermesin bu kadar kaynak aktardıkları bir başka vakıftan ya da dernekten milli ve dini bütünlüğümüze zarar gelirse yine “yanıldık” mı diyecekler.

Devlet büyüklerinin “yanıldık, kandırıldık, bilmedik” deme lüksü yoktur. Onların görevi Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bağımsızlığını ve güvenliğini korumaktır.

Önerilen Makale

Atatürk’ü anlamak ve Atatürk gibi düşünmek

Gerek ekonomide gerek adalette gerek iç siyasette gerek dış siyasette gerek din-devlet ilişkilerinde yaşanan sorunların …