Gadir-i Hum Bayramı hakkında bilinmesi gerekenler -2-

Ayet ve hadisle beyan edilen çok mühim bir hadisenin görmezden gelinmesi ya da başka yorumlarla gerçeklerin saklanmasının vebali büyüktür. İmam Ali Aleyhisselam efendimizin velayetinin ilanını haber veren ayet meydanda dururken inkârı itikadi tehlikeli sonuçları da beraberinde getirir.

“Ey şanlı Resul! Rabbinden sana indirileni tebliğ et! (İnsanlara ulaştır) Eğer bunu yapmazsan O’nun peygamberlik görevini yapmamış olursun. Allah seni insanlardan korur. Doğrusu Allah, kâfirler toplumunu doğru yola iletmez.” (Maide/67).

Gadir-i Hum Hutbesinde Maide 67. Ayetini okuyup hutbenin farklı yerlerinde defalarca İmam Ali’nin velayetini, vasiliğini, halifeliğini, dile getiren sözlerini, özellikle de Peygamberimizin şu hadis-i şerifini nasıl görmezden gelebilirsiniz? “Ben kimin Mevla’sı isem, Ali de onun Mevla’sıdır. Allah’ım! Onu seveni sev, O’na düşman olana düşman ol, O’na yardım edene yardım et, yardım etmeyerek yalnız bırakanı yalnız bırak.”

Yunus Emre ne buyuruyor? “Bilmeyenler ne bilsin bilenlere selam olsun.”

Gadir-i Hum gerçeğini yok saymak kimseye fayda sağlamaz

Gadir-i Hum Bayramının ardından bu konuda bir analiz yapmak istedik. İslam âlemi için o kadar mühim bir hadisenin toplumun bir kesimi tarafından görülmek istenmemesinin altında yatan en önemli sebep devlet ricalinin bu konuya önem göstermemesinden kaynaklanmıştır.

Son zamanlarda uygulanan Cumhurbaşkanlık sisteminin oluşturduğu algı yönetimi ve kudreti yüzünden hemen herkes Sayın Cumhurbaşkanının ağzından çıkan söze bakıyor.

Ülkemizde yaşayan onlarca azınlık ve farklı dinlerden vatandaşlarının önemli gün ve gecelerini kutlama mesajları yayınlayan devlet ricalinin Gadir-i Hum Bayramını görmezden gelmesinin ne devletimize ne milletimize ne de inancımıza bir faydası dokunmaz. Aksine hakikati gizlemek gibi bir vebale ortak olunur ki mahşerde hesap vermek de o nispette zor olur.

Toplumsal mutabakat şarttır

Bu analizi kimseyi kırmak, dökmek ya da ötekileştirmek adına yapmadık. Aksine, ötekileşme manasına gelen sahip çıkmamak fiilinin toplumsal birliğimize, kardeşliğimize zararı olabileceğini hatırlatmak ve empati yapmanızı sağlamak istedik. Birlikte yaşama kültürü, birbirimize tahammül gibi zor bir sorumluluğu beraberinde getirir. Hele de 85 milyonun sorumluluğunu yüklenen devlet ricali, bunu asla göz ardı etmemeli, edemez.

Bu ülkede Alevi’siyle Sünni’siyle yaşayan bazı vatandaşlarımızın Gadir-i Hum gibi önem verdikleri bir bayramları vardır. Hıristiyan vatandaşların inancını paylaşmadığınız halde; Yortu Bayramı, Paskalya Bayramı, Noel günü gibi özel günlerini kutladığınız gibi Gadir-i Hum Bayramını bayram kabul edenler de bayramlarının kutlanmasını arzu ederler.

Ötekileştirmek değil, empati fayda sağlar… Toplum olarak empati eksikliğimizi BTP lideri Hüseyin Baş, dile getirmişti: “Türkiye’nin en ciddi sorunu empati kurabilme yeteneğimizi kaybetmiş olmamızdır. Biz empati kuramıyoruz, kurmuyoruz. Birçok sebep sayılabilir, ama vakıa ortada böyle bir özelliğimiz kalmadı. Hem diyoruz ki; insanlara adaleti sağlayacağız, hem diyoruz ki; Peygamberimiz ‘kendine yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapma’ hem de her türlü adaletsizliğin daniskasını yapabiliyoruz.”

Farklı düşünenlere empati yapmalarını sağlayabildiysek kendimizi mutlu hissederiz.

(Devam edecek…)

Önerilen Makale

Gadir-i Hum Bayramı hakkında bilinmesi gerekenler -6-

Gadir-i Hum hutbesinden sonra en son ayet olarak Maide suresinin 3. ayeti nazil olmuştur. Bu …