Bağımsız Türkiye Partisi(BTP) kurulduğu günden bu yana (milletimizin yararına gördüğü) hemen her seçime girmiştir. Bu seçime kadar vatandaşa her seferinde ulaşılmasına rağmen, sandıktan arzu edilen sonucu da bir türlü elde edemedi.
Prof. Dr. Haydar Baş hocamız bazen ortaya konan hizmetleri çekilen çileleri dile getirirken şöyle konuşur: “Benim kadrom insanlara hak ve hakikati anlatmak onlara doğru yolu göstermek adına çok çile çekti. Aç susuz yollara düştü. Bizi diğer siyasilerle karıştırmayın, biz sizi kurtarmaya geldik çözümün adresi biziz diye haykırdılar, yalvardılar ama siz doğru siyaset yapan, size çözümler sunanları değil ehil olmayanları tercih ettiniz” Bizler bu sözlerin yeminle şahitleriyiz ve yaşayanlarıyız.
Bendenizin de BTP den farklı zamanlarda adaylıklarım oldu. Saha çalışmalarında en etkin şekilde çalıştım. Köy kent demeden ekip arkadaşlarımla ve diğer aday arkadaşlarla Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın fikirlerini anlattık.
Her kim “Ben Haydar hocanın adını duymadım. Milli Ekonomi Modeli diye bir şeyden haberim yoktur” derse doğru konuşmuş olmaz. Çünkü Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın gönül elçilerinin ulaşmadık hane, girmedikleri gönül kalmadı. Bazen ön yargısı olan fanatik parti mensuplarıyla karşılaşsak da genel olarak vatandaşımız bizleri can kulağıyla dinledi. Bu gayretler sandığa yansımadı ama bizlere çok şeyler kazandırdı.
Özellikle çalışma yapmak üzere yolu olmayan, kanalizasyonu bulunmayan; yol geçmez, kervan geçmez diye tarif edilen köylere mezralara gittiğimizde tarifsiz duygular yaşardık. Arkadaşlarla konuşurken şu tespitleri yapmıştım o zamanlar: “Şimdi Mustafa Kemal Atatürk’ü bir düşünün. Ülkenin her karış toprağı işgal olmuş. Türk halkı savaş ve işgal yorgunu, kendisi hakkında padişah ölüm emri çıkartmış ama O; din, vatan ve namus uğruna her karış vatan toprağına bizzat giderek, gönüllerinde kurtuluş meşalesini yakmakla meşgul oldu. Her türlü olumsuzluğa rağmen asla geri durmadı. Ve neticesinde bize bu vatan topraklarını armağan etti. Bakınız arkadaşlar bizim şu anda binecek arabamız, yiyecek aşımız ve güvenle gezebildiğimiz vatan topraklarımız var. Şu çalışmalar şahsen bizim Mustafa Kemal Atatürk’ün büyüklüğünü anlamamıza sebep olmaktadır. Haydar Hoca öyle bir nesil yetiştiriyor ki vatanımız tehlikeye düştüğü zaman her şartta ve zamanda milletimizi kurtaracak bilgi ve gönül eğitimi veriyor, çözüm üretiyor bize”
Gün geçtikçe Prof. Dr. Haydar Baş’ı daha iyi anlıyoruz. Bu anlayışın dalga dalga topluma yansıdığını da görüyoruz. Vatandaşımızla Prof. Dr. Haydar Baş buluşmalarında, gönüllerdeki zincirlerin kırıldığına şahit oluyoruz. Vatandaşımız sevgilerini sandığa yansıtmadıklarının pişmanlığını dile getiriyor. “Yıllardır ‘oyu bölmeyin, oyu boşa atmayın’ yalanlarıyla biz aldandık. Zaten çözümü olmayanlara oy vermekle; hem bölenlere pirim verdik, hem de oyumuzu boşa attık. Ama artık ayıldık, doğruyu gördük. Şimdi halkımıza biz sesleniyoruz ‘oyunuzu Bağımsız Türkiye Partisine verin’ diyorlar. Hatta slogan bile bulmuşlar. “Oylar Haydar Başa, gerisi boşa” Hadi hayırlısı olsun.
UĞUR KEPEKÇİ
19 MART 2019