Kerbela bir soykırımdır

Bugün, kınayıcıların kınamasından çekinmeden farklı bir şeyler yapmalıyız. Peygamberimizin(s.a.a.) emanetinin bizlere ulaşması için verdiği mücadele uğruna bir yudum su bile layık görülmeden, dünyada eşine rastlanmayacak derecede bir katliama maruz kalan İmam Hüseyin (a.s.)’ın duruşunu ve mücadelesini tefekkür etmeliyiz.

Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın Kerbela hakkındaki tespiti bütün insanlık aleminin tefekkür etmesi gereken bir tespittir: “Kerbela faciası tarihte eşi olmamış bir soykırımdır.”

Zevkimizden, rahatımızdan, yememizden içmemizden bir gün dahi olsa uzak durmalıyız. O’nun aziz hatırasına saygı ve sevgi duymalıyız.

O’nun için gözyaşı dökmeliyiz. O’nun vasiyetine sadık kalacağımızın sözünü vermeliyiz. İşte o zaman Aşure günün fazilet ve bereketinden istifade edenlerden oluruz.

Bugün tutulacak matemin çok büyük önemi vardır. İmam Cafer-es Sadık’tan (a.s.) şöyle rivayet edilmiştir: “Hüseyin’in (a.s.) başına gelenlerin dışında hiçbir musibete ağlamak yakışık almaz. Hüseyin bin Ali’ye ağlamanın pek büyük fazileti ve sevabı vardır.” (Kamilu’z-ziyaret, sayfa 101.)

Şah Hatayi’nin bir değişini paylaşalım bir parça gönlümüze matem havası eser belki:

Bugün matem günü geldi / Ah Hüseynîm vah Hüseynîm / Senin derdin bağrım deldi / Ah Hüseynîm vah Hüseynim / Şehit düşmüş Şah-ı Merdan / Şah Hüseynim can Hüseynîm

Kerbela ‘ın önü düzdür / Geceler bana gündüzdür / Şah Kerbela’da yalnızdır /Ah Hüseynîm vah Hüseynîm / Şehit düşmüş Şah-ı Merdan / Şah Hüseynim can Hüseynîm

Kerbela’nın yazıları / Şehit düştü gazileri / Fatma ana kuzuları / Ah Hasanım vah Hüseynîm / Şehit düşmüş Şah-ı Merdan / Şah Hüseynîm can Hüseynîm

Kerbela’nın önü yonca / Yonca çıkmış diz boyunca / Şah Hatayi’m katarınca /Ah Hüseynîm vah Hüseynîm / Şehit düşmüş Şah-ı Merdan / Şah Hüseynîm can Hüseynîm

Rabbim cümlemizi Ehl-i Beyt’in yolundan ve şefaatinden ayırmasın.

Muharrem ayında matem tutanlar, ağıtlar yakanlar, yas tutanlar, Ehl-i Beyt hayranları dışında kalan aymazların eleştiri odağı olurlar.

Vay efendim asırlarca önce olan olayları tekrar gündeme getirmeye ne gerek var. Vay efendim haklı haksız size ne, yarın hesap divanında hesabı görülür kim haklı kim haksız belli olur. Bu işi bu kadar abartmaya ne gerek var olan olmuş giden gitmiş.

Gerçekten insanın yüreğini yakan yaraları kanatan sözler bunlar.

Halbuki peygamberimize Kerbela’da Hüseyin’in şehadet haberini getiren Cebrail ağlamış. Hz. Muhammed ağlamış. Ciğer paresi Hz. Fatıma ağlamış. İmamlar imamı Hz. Ali ağlamış. Duyan ağlamış, gören ağlamıştır. Hz. Fatıma babasından sonra yaşadığı 6 ay siyahlar giymiş sürekli ağlamış vefat edinceye kadar evinden dışarı çıkmamıştır.

Kerbela’daki faciada Hz.  Hüseyin (as) ‘ın ashabından şehit edilenlerin sayısı yetmiş iki kişi idi. Şehitlerin 23’ ü İmam Hüseyin ve ev halkı idi. Burada bir muhakeme yapmak gerekir ki, İmam Hüseyin (as) temizliği ve masumiyeti Cenab-ı Hak tarafından tasdik edilmiş bir kişidir. Kundaktaki bebeği dahil herkes kılıçtan geçirilmiştir.

“Kerbela faciası tarihte eşi olmamış bir soykırımdır.” (Prof. Dr. Haydar Baş / İmam Hüseyin Sayfa 685)

Uğur Kepekçi

Önerilen Makale

Ölçüsü olmayan doğruyu bulamaz

Her olaya insanın bakış açısının farklı olmasının çeşitlilik olduğuna inanıyoruz. Ama bu farklılığın belli bir …