Bugün (19.Temmuz.2021 /Pazartesi), Hicri 1442, Miladi 2021 yılının Zilhicce ayının 9. günüdür. Zilhicce ayının 10. Günü Kurban Bayramı, bir gün önceki gün Zilhiccenin 9. Günü de Arefe günü olarak adlandırılmıştır.
Arefe günü ve faziletleri:
Cennetten çıkarılan Hazreti Âdem, Kudüs ya da Hindistan’a Havva Annemiz Cidde ye olmak üzere dünya sahnesine ayrı mekânlara gönderilmiştir. Affedilmelerinden sonra ilk buluşma yerleri Arafat, O gün de Arefe‘dir.
Arefe günü yapılacak şu üç şeyin fazileti çoktur. Oruç tutmak, gündüz veya gece namaz kılmak, gündüz veya gece Tekbir ve dualarda bulunmaktır.
Resûlullah(s.a.v.) Efendimiz şöyle buyurmuştur. “Arafat (Arefe) günü tutulan orucun, geçen yılın ve gelecek yılın günahlarına kefaret olacağına Allah’ın rahmetinden ümidim var.” (Kütübü sitte/ 3135)
Arefe günü öğlenle ikindi arasında kılınacak faziletli bir namaz vardır. Peygamberimiz (s.a.v.) buyurur:
“Arefe günü iki rekât namaz kılınır. Bu namazın her rekâtında üç kere Fatiha suresi okunur.(Fatiha suresine besmele okuyarak başlanmalı. Âmin diyerek bitirilmelidir.) Sonra üç kere Kâfirûn suresi okunur. Bir kere İhlâs suresi okunur.(Her sureye başlarken besmele unutulmamalıdır.)Bu namazı kılan kimse için, Allah-ü Taâla şöyle buyurur: “Şahit olunuz, ben bunun günahlarını bağışladım.” (Kuran ve Sünnet Işığında Büyük İslâm İlmihali Namaz, sayfa 820)
Teşrik tekbirleri:
Arefe günü sabah namazı ile başlayıp, bayramın dördüncü günü ikindi namazına kadar(ikindi dâhil) 23 vakte tekabül eden teşrik tekbirleri getirmek vaciptir. Her farz namazdan selâm verdikten sonra gerek cemaat, gerekse de ferdi kılınan namazlardan sonra okunması gerekmektedir. Teşrik tekbiri “Allahu ekber Allahu ekber, Lâ ilâhe illallahu vallahu ekber. Allahu ekber ve lillahi’l-hamd” Anlamı şöyledir: “Allah her şeyden yücedir, Allah her şeyden yücedir. Allah’tan başka ilâh yoktur. O Allah her şeyden yücedir, Allah her şeyden yücedir. Hamd Allah’a mahsustur”. ( Hz. Ali (a.s.) ve Abdullah b. Mes’ûd (r.a.)’dan rivayetlerine dayanır.)
Teşrik tekbirinin aslı; Hz. İbrahim (a.s.)’ den rivayet edilen şu olaydır:
Cebrail (a.s.) Allahû Teâla (c.c.)’nın ihsan buyurduğu kurban ile Hz. İbrahim (a.s.)’e geldiği zaman; O’nun oğlu Hz. İsmail (a.s.)’ı kurban etme hususunda acele edeceği endişesi ile “Allahû Ekber, Allahû Ekber” diye nida etmiştir. Hz. İbrahim (a.s.) Cebrail’i görünce “La ilâhe illâ’llahû va’llahû Ekber” diyerek cevap vermiştir. Hz. İsmail (a.s.)’da, kendisine bedel olarak gönderilen kurbanı görünce: “Allahû Ekber ve li’llâhi’l Hamd) diye tesbihte bulunmuştur. İşte teşrik tekbirleri, bu teslimiyeti ifade eder. “Teşrik Tekbiri” getirirken bu manayı tefekkür etmelikte fayda vardır.(İbn-i Abidin – Reddü’l Muhtar Ale’d Dürri’l Muhtar – İst: 1983, C: 3, Sh: 368.)
Teşrik tekbirleri Hanefi mezhebinde vacip, diğer mezheplerde sünnettir. Namazın selamından sonra bir defa okunur. Tekbiri unutan kişi, konuşma gibi namaza aykırı bir davranışta bulunmadıkça veya camiden çıkmadıkça tekbir alabilir. Tekbirin araya fâsıla girmeden selâmdan hemen sonra alınması menduptur. (İslam Ansiklopedisi)
Arefe günü yapılan dualar ve ibadetler, diğer günlere nazaran daha makbuldür. Bu önemli günü daha uyanık geçirmek için size bir tavsiyede bulunalım: Kendinizi Haccedenlerle birlikte hissetmeye çalışın. Yani; bedenen olamıyorsanız, kalben Arafat’ta olmaya çalışın. Fayda göreceksiniz inşallah. İnananların; gönül ve niyet olarak bu konudaki gayretleri nispetinde istifade edeceği muhakkaktır. Yunus’un dediği gibi “Bilmeyenler ne bilsin, Bilenlere selem olsun”
Yazımızı bayram gecesini değerlendirmenin de faziletine işaret ederek bitirelim; Yüce Peygamberimiz(s.a.v.) bir hadislerinde bu konuda şu müjdeyi vermiştir;
“Sevabını Allah’tan umarak iki bayram gecesinde kalkıp ibadet eden kimsenin kalbi, kalplerin öldüğü gün ölmez.” (îbni Mace, Sıvam: 67).
Arefe günümüz ve Kurban Bayramımız mübarek olsun.