1. İmam alinin velayetini kutlamakla Allah’ın tercihine Resulullah’ın ilanına rıza göstermiş olmak.
2. Asırlardır hakkı gasp edilen İmam Ali’ye iade-i itibar görevimizi yerine getirmiş olmak.
3. Eh-i Beyt’e olan sevgimizi ilan etmek.
Önceki bölümlerde diğer konuları izah etmeye çalışmıştık. Şimdi de Ehl-i Beyt’e olan sevginin faziletlerinden bahsedelim.
Ehl-i Beyt’i sevmenin faziletleri
Öncelikle (Maide/3). Ayetini tekrar hatırlatalım:
“Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim, size nimetlerimi tamamladım ve size din olarak İslam’ı beğendim”
Maide suresi 3. Ayet Kur’an-ı Kerim’in en son ayeti olarak nazil olunca bunun üzerine Resulullah (s.a.a.) buyurdu ki: “Allahuekber! Din kemale erdirildi; nimet tamamlandı. Allah benim risaletime ve Ali’nin velayetine razı oldu.”
“De ki: Vazifem karşılığında sizden bir ücret istemiyorum. Sizden istediğim, ancak akrabaya sevgi ve Ehl-i Beytime muhabbettir.” (Şûra/23).
Meveddet ayeti olarak bilinen Şura /23. ayete göre İmam Şafi, “Ehl-i Beyt’i sevmek farzdır” der.
Mademki Ehl-i Beyt’i sevmek Allah’ın emridir. O halde Ehl-i Beyt’i sevmenin faziletleri hakkında da bilgi aktaralım müsaadenizle.
Ehl-i Sünnet âlimlerinden olan Zemahşeri, Keşşaf Tefsirinde ve Salebi, Keşfül-Beyan Tefsirinde, Resulullah’ın (s.a.a.) şöyle buyurduğunu rivayet ediyorlar:
“Bilin ki, kim Âl-i Muhammed’ in (Ehl-i Beyt’inin) sevgisi üzere ölürse şehit olarak ölmüştür.
Bilin ki, kim Âl-i Muhammed’in sevgisi üzere ölürse, günahları bağışlanmış olarak ölmüştür.
Bilin ki, kim Âl-i Muhammed’in sevgisi üzere ölürse, kâmil imana sahip bir mümin olarak ölmüştür.
Bilin ki, kim Âl-i Muhammed’in sevgisi üzere ölürse, ölüm meleği ve daha sonra da Nekir ve Münker onu cennetle müjdelerler.
Bilin ki, kim Âl-i Muhammed’in sevgisi üzere ölürse, süratle cennete gider.
Bilin ki, kim Muhammed ve Âl-i Muhammed’ in sevgisi üzere ölürse, Allah-u Teâlâ onun kabrinden cennete iki kapı açar.
Bilin ki, kim Muhammed ve Âl-i Muhammed’in buğzu üzere ölürse, kıyamet günü iki gözünün arasına “Allah’ın rahmetinden ümitsizdir” yazılmış olduğu halde gelir.
Bilin ki, kim Âl-i Muhammed’in buğzu üzere ölürse, kâfir olarak ölmüş olur.
Bilin ki, kim Âl-i Muhammed’in buğzu üzere ölürse, cennet kokusunu alamaz.”
Şüphesiz Resülullah (s.a.a.) doğru buyurmuştur.
(Prof. Dr. Haydar Baş / Hz. Zeyneb ve Hz. Mâsume / Sayfa 435)
(Devam edecek…)