Seçim bitti, sorunlar çözüldü mü?

Madem demokrasiyle yönetildiğimizi iddia ediyoruz, madem sandıkta hesaplaşmak var diyoruz. İşte sandık işte gerçek. Milletimiz; ne çalanı, ne yalanı, ne talanı görmüyor.

Ne belediye başkan adayına bakıyor. Ne projeye bakıyor. Varsa yoksa benim adamım, benim liderim diyor. Ne yapalım, sözün bittiği nokta işte burasıdır.

Allah’ın kaderi neyse onu yaşayacağız; hayır ya da şer… Bize göre yanlışı seçti diye milleti suçlamakla bir yere varamayız. Millet, Hakkın, ölçünün doğrusunu değil; kendi doğrusunu seçmiştir.

Gerek siz ey iktidara karşı olanlar; gerek siz ey iktidarın yanında yer alanlar; herkes tercihinin sevap ya da günahına zaten ortaktır. Herkesin tercihi onu bu konuda; hem bu dünyada, hem de ahirette sorumlu kılacaktır.

Bakınız değerli dostlar, dünya tarihi bu ve benzeri şeylerin örnekleriyle doludur. Allah’ın seçtiğini değil de kendi seçtiklerini iktidar edenler, asırlarca dünyaya hükmetmişler. Her türlü hile ve zulümle iktidarlarını sürdürmüşler. Haksız da olsalar, asırlarca süren iktidarlarını devam ettirmişler.

Çokluk ve güç hiçbir zaman Hak demek olmadığı halde, insanlar genelde çokluktan ve güçten yana olmayı tercih etmişler. Ancak en önemli olan “bu dünyanın imtihan yurdu olduğunu” çoğu zaman unutmuşlar.

Bakınız İmam Cafer Sadık (a.s.) bu konuda ne diyor:”Ateş ehli ateşte ebediyen kalacaktır. Çünkü onların niyeti, dünyada ebedi olsalar bile Allah’a hep isyan etmekti. Cennet ehli de cennette ebediyen kalacaktır. Çünkü onların niyeti; dünyada baki kalsalar dahi sonsuza dek Allah’a itaat etmekti. Onlarda, onlarda niyetlerine göre ebediyete ulaşırlar.” Sonra şu ayeti okudu: “Herkes kendi tabiatına uygun amel eder”(İsra: 84. Ayet) Devamla: “Yani, kendi niyetine göre, dedi” (İmam Cafer Es-Sadık / Prof. Dr. Haydar Baş / sayfa 552)

Herkes kendi tabiatı ve niyetine göre bir tavır sergilemektedir. Kişinin ameli ile niyeti birliktedir. Yani niyeti ameline yansımaktadır. Siz nasıl yorumlarsanız yorumlayın, kişi taşıdığı niyete göre amel etmektedir ve layık olduğu gibi de davranmaktadır. Aksi bir sonuç beklemek beyhudedir. Yaşadıklarımız bundan ibarettir. Bu seçim sonucunu da ben böyle okuyorum. Görelim Mevla’m neyler neylerse güzel eyler.

İster eski olanı seçtiniz, ister yeni olanı; inanın çok fazla şey değişmeyecek. Ekonomik, sosyal ve siyasal sorunlar katlanarak artacak. Zamlar ve borç sarmalı milletimizin gırtlağını öyle sıkacak ki; adeta boğulacaktır.

Çünkü bizim değişimden kastımız başkan değiştirmek değil; çözümsüzlükte ısrar etmeyi ve alışılmış siyaset anlayışını değiştirmekti. Milli Ekonomi Modeline, Sosyal Devlet Milli Devlet projelerine sahip çıkmaktı.

Geçmiş dönemlere göre toplumda uyanmalar var ama yetersiz; çünkü gerçekten işler her gün daha kötüye gidiyor. Çıkılmaz bataklara doğru yol alıyoruz. Bıkmadan, usanmadan, biz anlatmaya, çalışmaya devam edeceğiz. Belki bir gün toplum olarak Prof. Dr. Haydar Baş’ı gerektiği gibi anlarsınız…

Uğur Kepekçi

13 NİSAN 2019

Önerilen Makale

Hakkımı helal etmiyorum

Türk siyasetinde işler, hiç olmadığı kadar farklı mecralarda seyrediyor. Bu süreç ve gelinen nokta sizlere …